Merhabalar, bu anlatacağım serüveni yaşadığımda 23 yaşındaydım. Mektepler tatil olduğunda bir inşaat işletmesinde ofis işinde çalışıyordum. İşverenim kısa zamanda bana ısınmış, tüm özel işlerini bana yaptırmaya başlamıştı. En son, hem yazlıklarının bakımını yapmam, hemde 20 gün tatil yapmam için, İzmir ’e bağlı bir sahil kasabasına gönderdi beni. Cuma günü akşam yola çıktım. Mevsim yaz başı olduğundan minik bir çanta hazırladım. Sabaha karşı gün ışırken İzmir ’deydim. Ordan biletimi alıp yazlığın bulunduğu tatil kasabasına geçtim. İşverenimin yazlığı sahile yakın, oldukca şirin bahçesi olan bir yazlıktı. Etrafta aynı tip yazlıklar vardı, sanırım site biçiminde yapılmıştı. Hemen içeri girdim, üst katta yatak odaları vardı, bir ebeveyn odası, iki tanede konuklar içindi sanırım. Ben konuklar için olanına yerleştim.
Ertesi günü yazlığın etrafını gezdim, çitlerde boyanması gerken yerler vardı. Gidip çarşıdan malzemeleri aldım ve işe koyuldum. Altımda şortum üzerimde tişörtümle boyamaya başlamıştım. Arada bir terimi silmek için kolumu kullanıyordum. Bu arada yandaki yazlıktan, sonradan adının Emel ve yaşının 41 olduğunu bildiğim sarışın ve askılı bluzundan fırlayacakmış gibi dolgun gögüsleri olan bir kadın, elinde limonata kadehi ile pencereden beni izliyordu… Öğleye doğru işim bitmiş, malzemeleri topluyordum ki, başucumda bir gölgenin belirmesiyle kafamı yukarıya kaldırdım. Aman Yaradanım, sarışın afet tüm hoşluğuyla karşımdaydı. Eteğinin yırtmacından bacaklarının hoşluğu gözüküyordu. Resmen bir sex ilahesi sanki. “Delikanlı seni izliyordum, çok beceriklisin. Benim konutta da azıcık boyanacak yer var, yapabilirmisin?” dedi.
Beni boyacı ustası sanmıştı sanırım. Ben de hiç bozuntuya vermeden, “Bir görmem gerek, yapabileceğim bir şeyse neden olmasın. Malzemeleri toplayım iki dakika, gidip bakalım.” dedim. Kadının bakışları ve hareketleri usumu başımdan almıştı. Resmen sex fışkırıyordu her yerinden. Malzemeleri derleyip kenara koydum ve “Gidebiliriz.” dedim. O önde, ben arkada boyanacak yere bakmaya gittik… Banyonun tavanında nemden bazı döküntüler ve kavlamalar vardı, ben onları incelerken, kapının kapanma sesiyle geriye döndüm. Kadın yalnızca külotuyla karşımdaydı. Kapıya sırtını vermiş, sexi sexi beni süzüyordu. “Birde burada boya badana yapılacak biri var…” dedi. O anda hiç birşey düşünmeden, aniden tişörtümü sıyırıp yanına vardım ve ellerini ellerime kenetleyip, tutsak almış gibi yukarıya kaldırıp dudaklarına yapıştım.
Ateşli ateşli öpüşürken kasıklarına kasıklarımı yapıştırdım. Emel ’in her tarafı alev alev yanıyordu. Elleri ile beni itmeye çalışıp dudaklarımdan dudaklarını kurtarmaya çalışıyordu. “Yavaşşş… yavaşşş.” deyince, birden kendime geldim. Elimden yakalayıp yandaki yatak odasını çekti beni… Yatağın yanında, çırıl-üryan, ayakta sevişmeye başladık. Boynunu ve kulak memelerini emdikçe, yaladıkça kadın kıvır kıvır kıvranıyordu. Avuçlarımın uzandığı her yere değiyordum, değdiğim her yerden tepki alıyordum. Omuzlarını, sırtını, bel çukurunu ve poposunun yuvarlaklarını avuçlayıp yoğuruyordum. Taş gibiydi, kaymak gibi pürüzsüz derisinde avuçlarım kayıp gidiyordu. Emel ’in gögsü körük gibi inip kalkıyor, dudaklarını ısırıp zevk çığlıkları atıyordu…
Süratle öperek ve yalayarak gögüslerine indim. Göğüslerini avuçlarıma alıp çevresinde dilimle dudağımla daireler çizerek emdikçe, Emel kuduruyordu. Ensemden ve saçlarımdan bastırıyor, kendinden geçiyordu. Kendini hakimiyet etmeye çalışsada edemiyordu ve dudaklarından çıkan zevk çığlıkları duvarlara çarparak yankılanıyordu. Yavaş yavaş gögüslerinden altlara doğru yol aldım. Yere diz çöküp ellerimi poposuna götürüp avuçlayarak kendime sürüklerken, dilimi ve dudağımı amcığına yapıştırdım. Amının dış ve iç dudaklarını yalayıp emiyordum. Emel inlemelere ve ensemden bastırarak dilimin ritmine ve temposuna göre kalçasını sallamaya başladı. Avuçlarımda taş gibi, harika iki popo yuvarlağı dans ediyordu sanki…
Dilimi gidebildiği yere kadar soktum amının içine. Emel kudurdu kendinden geçti, amı vıcık vıcık olmuştu. “Mahvettin beni! Mahvettin beni!” diye inliyordu. Amını bir zaman daha emdim yaladım, sonra süratle ayağa kalkıp, Emel ’i koltuk altından anlayıp tekerrür dudaklarına yapıştım. Ateşli ateşli karşılık veriyordu. Dudaklarımdan kendi amının tadını almıştı, kemiriyordu sanki dudaklarımı. Elini sikime uzatıp avuçlamaya sıvazlamaya başladı. Şimdi o beni öpüyor yalıyordu. Süratle altlarıma indi, önümde diz çöküp sikimi iki eliyle avuçlayıp okşadı oynadı bir zaman. “Skin de baya büyükmüş!” dedi. Sikimin başına birkaç dil darbesi vurduktan sonra, sikimi ağzına alıp emmeye somurmaya hatta dişlemeye başladı. Somuruyordu, sanki hepsini içine sürükleyecekmiş gibi. Çok zevk alıyordum ama kendimi de güç yakalıyordum, saçlarından yakalayıp onu hakimiyet etmeye çalışıyordum…
Emel sanki kıtlıktan çıkmış gibi sikime saldırıyordu, taşaklarıma kadar emiyor somuruyordu. Omuzlarından yakalayıp ayağa kaldırdım ve yatağa domalttım. Kalçalarını ayırdım ve arkadan sikimi amına soktum. Poposuna kasıklarımı vurdurarak takribî 20 dakika kadar Amını götünü deldim. Emel kuduruyor, çarşafı tırmalıyor, sarsıla sarsıla orgazm oluyordu. Bu sarsılmaların ardından ben de geldim ve amının içine fışkırttım. Ter içindeydik, pelte gibi yatağa yığıldık… Emel yatakta bir zaman öyle yattı, sonra yavaş yavaş kendine geldi, üzerime sıçrayıp sarıldı ve altına aldı beni. Dudaklarıma yapışıp uzun uzun öptü, ilk kere böyle bir orgazm yaşadığını söyledi. Sonra beraber duş alıp arınıldık.
Daha evvelleri edindiğim ‘Genelev ’ deneyimlerimden sonra, istekli bir kadınla sexin ne kadar mükemmel olduğunu bana Emel öğretmişti, giyindim ve kendisine teşekkür ettim. Gözleri ışıldayarak, “Ben sana teşekkür ederim.” dedi ve dudaklarıma bir buse kondurdu. Anlaştık, ertesi gün Emel ’in banyosunu boyayacaktım…