Welcome, visitor! [ Oturum aç

Kapıcının Karısını İlk Ben anal Amını götünü deldim

Hikayeler Eylül 18, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhaba. sex öykü sitesindeki öykülere bayılıyorum. Hergün kesinlikle birkaçını okur ve 31 sürüklerim. Herkesin başından geçen saklı bir aşk macerayı kesinlikle vardır. İşte ben de katkıda bulunayım diye yaşadığım bir hayli sex maceralarımdan en sonuncusunu size itiraf etmek istedim. Bu anlattığım tamamen 18 yaşında bir vakadır. Bizim binada daha önceki kapıcıyı çıkardıktan sonra, bu yaz tatilinde 18 yaşında bir kapıcı taşındı. Karı koca Lolita idiler. Kapıcının Karısı Zeynep, 26 yaşında ve bir çocuğu var. Kocası da 29 yaşlarında hem fabrikada çalışıyor, hemde karısıyla birlikte bizim apartman pakliği ve bakımına karşılık kapıcı dairesinde oturmak üzere anlaştık.

Neyse yazın başlarında taşındılar. İş dönüşünde ayaküstü bir, “Hoşgeldin.” dedim. Kapıcının karısı Zeynep bütün bir afet. Çok sıcak karşıladı ve hemen gözlerim o hoş portakal gibi memelerine takıldı. Çok hoş duruyordu, sanki ‘gel beni ye ’ diyordu. Neyse her iş dönüşünde kapı sarih ise hemen Merhaba verip geçiyordum. Derken birkaç gün içinde basmakalıp içten olduk. Kocası bir hafta gündüz, bir hafta da gece işe gidiyordu. Birgün, “Kocan gece işe gidince yalnız kalmaktan korkmuyormusun?” diye sordum. Kapıcının karısı da, “Korksam ne derman, zorakim buna…” diyordu. Ben de, “Şayet korkacak gibi olursan bizim zili çal, sana takviyeci oluruz…” filan gibi sözlerle ağzını arıyordum.

Birgün iş dönüşünde kapıcının karısı merdivenleri siliyordu. Bir tayt giymiş, hiç benden haberi yok, ama ben onu arkadan götünü izliyordum. Göt hatları tamamen dışarı çıkmış, her şeyiyle ortadaydı. Sonra geldiğimi görünce azıcık sözledik, kendisine azıcık övgüler ettim, “Yaa senin gibi hoş ve çekici bir kadının paklikçi olması reva ’mıdır?” dedim. O da, “Kader işte, ne yapalım, senin gibi zengin bir kocamız olmadı…” diye yanıt verdi. Neyse azıcık muhabbetderi sonra ben konuta çıktım. Ağustosun sonunda eşimi ve iki çocuğumu memlekete, mektepler açılıncaya kadar, tatile gönderdim. Kastım yalnız kalıp kapıcının karısını tavlamaktı. Karımın gittiği akşam Zeynep ’in kocasının işe gittiğini görünce usuma bir fikir geldi. Bu gece birşeyler yapabilirim fikriyle, konuttaki buzdolabında bozulacak meyve, sebze, peynir gibi ne varsa aldım ve alta kapıcı dairesine indim.

Kapıyı çaldım Zeynep çıktı. Elimdekileri görünce şaşırdı, “Hayrola bize mi taşınıyorsun?” diye latife etti. Ben de, “Konutta kimse yok. 20 gün yalnızım. Çocuklar izine gitti. Bunlarda bozulmasın diye size getireyim bari…” dedim. Memnun oldu, elimdekilerini aldı ve beni içeriye emret etti. Fırsat bu fırsat içeri girdim. Kahve yaptı, birlikte içtikten sonra sohbete koyulduk. Sonra, “Müsade edersen kalkayım…” dedim. Kapıcının Karısı da, “Kocam işe gitti, sizde de kimse yok, otur azıcık muhabbet ederiz, konuta sonra çıkarsın…” dedi. Bunu memnuniyetle kabul ettim. Ve koyu bir muhabbete daldık. Kapıcının Karısı karşıma geçti oturdu, başladık havadan sudan konuşmaya. Derken mevzu döndü gezdi ve sex ’e geldi. Üstünde ince bir bady, altında da ince bir etek var. Eteği azıcık yana açılmış ve ben külodunu görüyordum. Sikim kazık gibi olmuş, ama Kapıcının Karısıyla henüz birbirimize bütün yanaşamamıştık.

Bir ara Kapıcının Karısına kocasıyla arasındaki sex ilişkisini sordum. “Kocam beni çok beğenir, ama sevgi yetmiyor, azıcık da aşk gerekli. Beni doyuramıyor, erkekliği azıcık minik. Çok fazla mutlu olamıyorum.” deyince ben kavramıştım ki bu iş olacaktı. Ateş bacayı sarmıştı, mesele anlaşılmıştı. Sonra kalktım yanına oturdum. Harika dudakları ve muhteşem sexi bir bakışı vardı. Çocuğunu yatırmıştı. Birden elim eline gitti. Elini yakaladım ve “Seni mutlu etmek istiyorum, şayet izin verirsen natürel…” demeye kalmadan, birden dudaklarımız birleşti. Zeynep öylesine dudağımı somuruyordu ki, sanki soluğum kesilir gibi oluyordum. Elimi külotunun arasından amına atınca, amının fırın gibi yandığını ve zevk sularının aktığını hissettim. Dudak, meme… derken, ikimiz de farkına varmadan birbirimizin kıyafetlerini çıkararak çırıl üryan soyunmuştuk.

Birden bacaklarını araladım ve amcığını çılgınca yalamaya başladım. İniltisi kapıcı dairesini sarmıştı. Kimsecikler dinlemesin diye de pencereleri kapadım. Zeynep sikimi görünce birden donakaldı, “Aaa bu ne Hamit! Beni öldürürsün valla…” diye şaka yaptı. Sonra sikimi ağzına verdim. Nasıl somuruyor bir görseniz. Bir vakit benim 22 santim olan sikimi iştahla yaladı. Sonra, amına elimle azıcık ayar sürükleyerek, sikimi nişan aldım o muhteşem deliğe. Usulca başını soktum. Sikim amında azıcık ilerleyince çok zorlandı. Amı sanki daha bakireymiş gibi duruyordu. Kocasının siki yalnızca 10-12 cm. imiş. Neyse azıcık zorlandıktan sonra sikimin hepsini amına geçirdim. Yavaş yavaş git-gel den sonra alıştı ve zevkten uçuyorduk. Zeynebi pozisyon değiştirerek 15-20 dakika siktikten sonra boşalmak üzereydim, “Geliyorum…” dedim. “İçime boşalabilirsin, iki aylık hamileyim…” dedi. Buna daha çok neşelendim. Çoktandır am içine boşalmamıştım, Karım korunmadığı için hiç içine akıtamıyordum. Bu bana büyük bir haz verdi. Birden tam döllerimi Zeynebin içine bir musluk gibi boşalttım ve üstüne yığıldım kaldım.

Zeynep bu esnada kerelerce kez boşalmıştı ve mahvomuştu. Fazla da zorlamak istememiştim. Azıcık dinlendikten sonra, “Devam edelim mi?” diye sordum. Baktım çok mutlu bir biçimde kafasını salladı, bu kere domalttım ve göt deliğini yalamaya başladım. Geçen gün merdiven silerken götünü görmüştüm ve delirmiştim. İşte o göt bütüm gösterişiyle karşımdaydı. Ben götünü yaladıkça o deliriyordu. Götünü hoşça kıvama getirdikten sonra, sikimi ağzına verdim, bir hoş yaladı ve tekerrür domaldı. “Yavaş sok, Günah diye kocam beni hiç arkadan sikmedi.” dedi. Ben de yavasça göt deliğine sikimin başını soktum. Çok zorlanınca, “İstersen yapmayalım?” dedim. O ’da, “Hayır direnirim. Sok erkeğim. Sikme18 yaşından karısını sikerler!” deyince birden kökledim. Azıcık ağladı ama ben bir zaman yavaş yavaş git-gel yaptıktan sonra zevk inlemelerine dönüştü bu ağlayış. Bütün yarım saat ve farklı pozisyonlarda, kapıcının karısının o muhteşem götünü Amını götünü deldim ve içine bir volkan gibi boşaldım. Ne bende, ne de onda hal kalmamıştı. Birbirimize sarılarak bir vakit seviştikten sonra ben konuta çıktım. “Daha önünüzde çok gün ve geceler var, bu fırsatları değerlendirelim!” diyerek dağıldık.

O günden sonra eşim gelinceye kadar, takribî 20 gün, kapıcının karısıyla her gece, kocası gündüz işe gittiğinde de gündüzleri heba etmeden kerelerce sikiştik. İkimizde çok memnunduk, mutluluktan uçuyorduk. Hamile olması ikimizinde çok işine yaradı, doğum yapıncaya kadar kerelerce kimsenin ruhu dinlemeden sikiştik. Hele o Göt deliği sikilmekten çok harika olmuştu, her seferinde en az iki üç posta içine boşalırdım. Kapıcının karısını götten her siktiğimde, “Meğerse götten sikilmek ne hoşmuş. O budala kocam bana bunu hiç tattırmadı…” diyerek mutluluğunu ifade ediyordu. Kapıcının karısıyla sokuş maceramız böyle başladı ve devam ediyor. Kocası işte iken ben sabah çıkışta bir posta atıp öyle çalışmaya gidiyordum. Şimdi doğum yaptı, azıcık iyileşmesini bekliyorum. 18 yaşındaden sikişmelerimiz devam edecek. Bu aralar en çok ta götünü sikmeyi özledim. Ama kırkının çıkmasına az kaldı, sonra Kapıcının karısıyla sikişlere devam…

Kapıcı karısı deyip geçmeyin, onlar keşfedilmediş mücevheratlardır.

598 toplam, 0 bugün

Salim Dayının Karısını Sikerek Ulusal Oldum

Hikayeler Eylül 3, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhabalar, benim yaşadığım köyde Salim dayı diye birisi vardı. Salim dayının karısı can verdi ve adam 18 yaşındaden evlendi. Evlendiği kadın Dürdane 30 yaşında, Salim dayı ise 65 yaşının üzerinde bir adamdı. Salim dayının akarsu kenarında bir tarlası vardı, Dürdane ile herzaman o tarlada zamanlarını geçirirlerdi. Tarlaya salatalık, domates ve mısır ekerler ve akşama kadar onlarla uğraşırlardı. Ben o zamanlar 18 yaşında idim ve Salim dayının komşusunun kızı Hacer ’i beğeniyordum. Tabi bizim buralarda beğendiğin kızla buluşmak o kadar kolay değil, kız ancak gece anası babası yattıktan sonra saklıca dışarı çıkabiliyordu. Yine bir gece Hacer ile saklıca konutlarınin arka tarafında buluştuk. Azıcık konuştuk sohbet ettik ve ben Hacer ’i dudaklarından öpmeye başladım. O kadar delicesine öpüşüyorduk ki, kendimizi kaybetmişiz. Bizim oralarda tuvaletler dışarıda, konutların arka tarafında olur. Salim dayının karısı Dürdane de rastlayan tuvalete çıkmış ve bizi görmüş, hiç haberimiz olmamış…

Aradan bir kaç gün geçti ve ben ağaçları sulamak için kendi tarlamıza gidiyordum. Ama bizim tarlaya gitmek için Salim dayının tarlasının yanından geçmek zorundaydım. Tarlanın yanından geçerken Salim dayının karısı Dürdane beni gördü, çay yapmış oracıkta oturmuş içiyor. Bana, “Kamil, gel bir kadeh çay iç!” diye seslendi, bende kırmadım vardım yanına. “Salim dayı nerede?” diye sordum. O da, “Salim dayın şehre gitti, bugün orda oğlunun evinde kalacak, yarın sabah dişlerini yaptıracak. Yarın akşama anca döner.” dedi. Dürdane etek giymişti, otururken gözüm eteğinin altına takıldı, eteğin altında hiçbirşey yoktu. Bacakları kar gibi beyaz, fakat amı sanki koyun kürkü kadar kıllıydı. Dürdane bilinçli olarak bacaklarını ayırıyor, bana amını gösteriyordu. Ben utandım ve utancımdan nefesim gider gibi oldu. “Ben kalkayım artık…” deyince, “Otur be, sen erkek değil misin?” dedi bana. “Ama sen konutlusun?” dedim.

“Konutluyum ama siken nerede? Adamın bataryayı bitmiş, ayda senede bir kere sikebiliyor, ondan da hiç birşey anlamıyorum. Ben ne sunim, ben insan değilmiyim, benim heveslerim yokmu yani? Geçen gece Seni Hacer ’le öpüşürken gördüm, yanınıza gelmemek için kendimi güç yakaladım. Gittim Salim dayını uyandırdım, belki birşey olur diye. Kendisi uyandı ama siki uyanmadı. Yatakta 1 saat kendimi parmakladım okşadım…” dedi. Ben bu dinlediklerim karşısında renkten renge giriyordum. Bana, “Hadi utanma da doya doya bir sikişelim.” dedi ve elimden yakaladı kaldırdı beni. Birlikte mısırların arasına girdik ve soyunduk. Orada bizi kimse göremezdi. Ben beğendiğim kız olan Hacer ’le daha önceden bir kaç defa öpüşmüştüm ama hiç İlişki yapmamıştım, bu konuda hiç deneyimim yoktu. Yani daha hiç ulusal olmamıştım…

Dürdane önce benimle öpüşmeye başladı. Kadının yandığı her halinden belirli idi, dudaklarımı koparırcasına öpüyordu. Sonra ben onun memelerini emmeye başladım, memeleri taş gibi olmuştu. Kadın heyecandan ve zevkten titriyordu. Sonra benim yarrağı ağzına aldı, ben çok esrarengiz oldum ve 10 saniye sürmeden ağzına boşaldım. Dürdane önce azıcık tiksinir gibi oldu, sonra tekerrür ağzına aldı ve bütün menilerimi emdi. Ben de onun amını yalamak istedim ama çok kıllı olduğu için bıraktım. Elimi amına attım ve 10-15 dakika kadar okşadım ve parmakladım. Amı sırıl sıklam olmuştu. Bu arada benim yarrak tekerrür kalktı ve Dürdane ’yi yatırıp amından sikmeye başladım. Daha ikinci sokup çıkarmamda heyecandan bir eksantrik oldum ve duraksadım…

Dürdane bana dileniyordu, “Sikmeye devam et ne olursun, hemen boşalma!” diyordu. Ben boşalacığımı anlayınca yarrağımı amından çıkardım, azıcık dışarda dursunda hemen boşalmasın diye. 3-5 dakika kadar memelerini yaladım, sonra tekerrür soktum sikimi amına. Ara vere vere sikiyordum amını. Yine sikimi amından çıkardığım bir anda, Dürdane arkasını döndü, götünü domaldı ve “Azıcık da götümden sik!” dedi. Daha Önceki kocası Dürdane ’yi götten çok sikermiş, Salim dayı ise Götten sikmek günah deyip hiç götten sikmemiş. Zaten perişan adam doğru dürüst amdan da sikemiyormuş ya, neyse. Sikimi Dürdane ’nin götüne yavaş yavaş batırdım. Ben girdikçe o inliyordu. Biri dinler diye korkuyordum ve elimi ağzına kapatıyordum. Bir kaç sert darbeyle götüne boşaldım. Azıcık öylece sikim götünde yattık dinlendik. Bunu bir defa daha siktikten sonra kalktım ve hemen ordan kaçtım. Acaba birisi gördü mü diye çok korkuyordum. Köye geldiğimde yanımdan geçen herkesin bana baktığını ve vakayı bildiğini düşünüp çok utanıyordum.

Aradan 3 gün geçti, öğlen zamanı Salim dayının evinin önünden geçiyordum, kapı açıldı ve Dürdane bana seslendi, “Kamil 2 dakika gelsene içeri, Salim dayın senle birşey konuşacakmış.” dedi. Usuma hemen makûs şeyler geldi, içimden Eyvah, sanırım Salim dayı karısını siktiğimi öğrendi! diye düşündüm ve korkarak ve istemeye istemeye girdim konuta. Ben içeri girdikten sonra Dürdane kapıyı kapadı ve bana, “Konuk odasında bekliyor!” dedi. Utana sıkıla konuk odasına doğru yürürken, heyecandan ve fobiden kalbim duracak gibiydi. Fakat içeri girince fotoğrafan ablavutlaştım iyicene ve gözlerime inanamadım. Karşımda beğendiğim kız Hacer!

Meğerse Salim dayı tarladaymış. Dürdane de ‘Konutta paklik yapacam ’ bahanesi ile onunla tarlaya gitmeyip konutta kalmış ve Hacer ’i çağırmış. Sonra da benim ordan geçmemi beklemeye başlamışlar. Ben daha kendime gelemeden, Dürdane arkadan bana sarıldı, boynumu kulaklarımı öperek, “Salim dayını merak etme, akşam geç müddette kazanç. Hadi durma Hacer ’in yanına geç!” dedi. Dürdane bana sarılmış bir durumda Hacer ’in yanına geldik. Ben bu arada hiç bir şeye anlam veremiyordum, ne oluyor, ne bitiyordu…

Derken Hacer ’in bana sinsi sinsi gülümsediğini farkettim. Ben daha, “Neler oluyor burada?” demeye kalmadan, Hacer ayağa kalktı ve dudaklarımdan öpmeye başladı. Ardından da, “Geçen tarlada Dürdaneyi çok hoş sikmişsin. Hele yarağını ngerçek yaladığını, anlata anlata tamamlayamadı!” dedi. Dürdane, “Evet, şahaneydi!” diyerek elini attı kemerimi çözerek pantolonumu ve donumu indirdi, yarağımı eline aldı, azıcık okşayıp sertleştirdikten sonra ağzına aldı ve yalamaya başladı. Sonra Hacer ’i kolundan tutarak önümde diz çöktürdü ve bir elinde yarağım, değişik eliyle Hacer ’in kafasını yanaştırarak, yarağımı Hacerin ağzına verdi…

Hacer Dürdane ’ye nazaran yarağımı daha toyca yalıyor ve emiyordu. Dürdane Hacer ’in bir elini taşşaklarıma, öteki elini de yarağıma getirip tutturduktan sonra Haceri ’n arkasına geçti ve yarağımı yalamakta olan Hacer ’in hırkasını çıkardı. Ardından gömleğinin düğmelerini açıp ve gömleğini çıkardıktan sonra, gizeme süt18 yaşındane gelmişti. Kopçasını açıp süt18 yaşındani de çıkarınca Hacer ’in tazecik ve ufak memeleri karşımda dim dik duruyordu. Bütün ben Hacer ’in memelerine ellemeyi düşünürken, Dürdane ellerini arkadan Hacer ’in kollarının altından öne doğru uzatıp, Hacer ’in memelerini avuçladı ve okşamaya başladı. Mememe uçlarıyla oynadı. Meme uçları kocaman nohut taneleri gibi gelişmişti. Sonra başladı Hacer ’in kulaklarını, ensesini, boynunu ve omuzlarını yalamaya. Hacer iyice kendinden geçmiş ve yarağımı çılgın gibi emiyordu. Bense boşalmamak için kendimi güç yakalıyordum. Baktım fazla tutamıyacağım, utanarak kızararak Hacer ’e, “Ne olursun yavaş ol, sanırım geliyorum!” diyebildim.

Dürdane hemen Hacer ’e müdahale etti, “Tez vazgeç, çekil kenara!” diyerek, Hacer ’i kenara çekti, yarağımı ağzına aldı ve süratli süratli emmeye başladı. Aradan 5 saniye geçmeden benim yarak sarsıla sarsıla Dürdane ’nin ağzına patladı. Hacer büyük bir şaşkınlık ve alakayla benim boşalmamı izlerken Dürdane de ağzından taşıp çenesine süzülen döllerimi parmağıyla sıyırıp tekerrür ağzına sokuyor ve yutuyordu. Sikimin kılları ve taşşaklarım hep döle bulanmıştı, Dürdane banyoyu işaret ederek “Git sikini daşşağını yıka gel!” dedi.

Gittim banyoya, iki dakikada temizlenip geldim. Geldiğimde Dürdane Hacer ’in eteğini ve külodunu çıkartmış, Hacer ’i divana oturtmuş, bacaklarını karnına doğru sürüklettirmiş, eliyle Hacer ’in kabak çiçeği gibi açılmış amcığını ovuşturuyor ve bızırı ile oynuyordu. Ben yanlarına gelince kendisi Hacer ’in önünden kalktı ve bana, “Gel buraya, diz çök!” dedi. Ben hemen divanın önüne diz çöktüm ve Hacer ’in nar gibi amcığı ile burun buruna geldim. Dürdane ensemden ittirerek kafamı Hacer ’in 18 yaşında traş olmuş Kaymak gibi amcığına doğru bastırdı. Ben daha dururmuyum, başladım Hacer ’in zaten kendiliğinden ıslanmış amcığını yalamaya. Çılgın gibi yalıyordum, amcığının dudaklarını, bızırını, deliğini… Aynı zamanda Dürdane de Hacer ’i dudaklarından öpüyor, memelerini okşuyordu. Hacer gözlerini kapamış, vücudunu sağa sola atarak çırpınıyordu. Ben dilimi amcığınının deliğine sokup çıkarmaya başlayınca, Hacer gerile gerile boşaldı…

Ayağa kalktığımda benim yarak 18 yaşındaden sertleşmiş, odun gibi olmuştu. Hacer gözlerini yarağıma dikti, bacaklarını iyice ayırdı ve bana dilenen bakışlarla bakarak “Hadi sik beni, amıma sok!” dedi. Sonunda senelerden beri sikmeyi arzuladığım kız kendi ağzıyla bana “Sik beni, amımı sik!” diyordu. Ama Dürdane hemen araya girip “Olmaz, kız daha bakire. Kızı sana telef ettirmem! Ne zaman nikahı basarsın, amından da o zaman siker kızlığını bozarsın! Kızın günahına girme, sonra ben vebal altında kalırım!” dedi. Arzum kursağımda kaldı. Hacer, “Dürdane abla, biz birbirimizden hoşlanıyoruz, hem zaten ilerde birbirimzle evlenmek istiyoruz, ne olur izin ver beni siksin, çok istiyorum!” deyince, Dürdane, “Amdan olmaz! Sikilmeyi madem çok istiyorsun, o zaman götten siksin!” dedi. Hacer de, “Tamam!” deyip doğruldu, arkasını döndü ve divanın üzerine domaldı. Dürdane, “Bak hoşum sonra söylemedi deme, götten çok acır.” diye Hacer ’i uyardı. Hacer de, “Acırsa acısın, ben sikilmek istiyorum!” dedi.

Dürdane, “Peki o zaman, benden günah gitti. Bekle, azıcık alıştırayım bari!” dedi ve Hacer ’in göt deliğine tükürdü. Parmaklarıyla tükürüğü göt deliğine iyice yedirdikten sonra önce işaret parmağını sokarak sağa sola çevirdi, ardından orta parmağını da soktu ve birkaç dakika boyunca Hacer ’in göt deliğini genişletti. Sonra benim sikimin kafasını da tükürüğü ile nemlendirdi, “Hadi bakalım!” diyerek elleriyle Hacer ’in kalçalarını iyice ayırdı ve Hacer ’in göt deliğini bana sundu. Sikimi Hacer ’in göt deliğine yasladığımda Hacer çok korkuyordu ve titriyordu. Hacer büzüğünü çok kasıyordu. Güçle de olsa kafasını soktuğumda, Hacer dudaklarını ısırarak, “Oyyy, yandım anammm!” dedi. Götü çok dardı. Yavaş yavaş ilerlediğimde Hacer acıdan ağlamaya başladı. Sikimi sonuna kadar sokup çıkarmaya başladığımda Hacer ’in götünden azıcık kan geldi, sanırım büzüğü azıcıkçık yırtılmıştı. Bu arada Dürdane de boş durmayıp bir eliyle Hacer ’in amcığı ile, öteki eliyle de benim taşşaklarımla oynuyordu.

Hacer ’in o daracık götünü sikerken aldığım zevki tarif etmem mümkün değil. Hacer ’i kasıklarından yakalayıp kendime doğru çektim ve sikimi sokup çıkarmayı hızlandırdım. Hacer ’in, “Yeter artık, can verdim, mahvoldum!” demesiyle son bir defa dibine kadar yüklendim ve içine boşaldım. Hacer ağlayarak, “Nolur, tamam artık. Kımıldama!” diye dileniyordu. Benim zaten dizlerim yakalamıyordu, kımıldayacak halim kalmamıştı. Hacer ’e sarıldım ve sikim içinde bir biçimde divana uzandım. Sikim Hacer ’in götünün içinde kendiliğinden küçülene kadar öylece bekledim. Sikim iyice küçüldüğünde çıkarmak istedim, ama Hacer, “Hemen çıkarma, nolur azıcık daha kalsın içimde!” deyince bir iki dakika daha durdum içinde. Bu arada Dürdane iki tane havlu getirdi, birini bana birini de Hacer ’e vererek, “Bittiyse, ikiniz de doğruca banyoya!” dedi. Hacer ’le beraber banyo yapıp geldiğimizde, Dürdane çay yapmıştı. Çaylarımızı içip epeyce bir dinlendikten sonra bir kere de Dürdane ’yi amından Amını götünü deldim ve Salim dayı tarladan dönmeden hemen uzaklaştım ordan…

Daha sonra bu sikişmelerimiz belirli aralıklarla iki sene kadar devam etti. Sonra ben üniversiteyi kazandım ve köyden gittim. Hacer ’i başka birisiyle evlendirdiler, kocasıyla şimdi Kayseri ’de oturuyorlar. Arada bir Kayseri ’ye gidiyorum ve Hacer ’le sikişiyoruz, anılarımızı tazeliyoruz. Dürdane ise, Salim dayı ölünce başka bir ihtiyar adamla evlenip köyden gitmiş, birdaha onu göremedim. Kimbilir kiminle sikişiyordur şimdi…

411 toplam, 0 bugün

Kayınçomun Karısını Gerdek Gecesinde Amını götünü deldim

Hikayeler Eylül 2, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhabalar, ben İstanbuldan Metin, 44 yaşındayım. Kayınçom geçen ay çok hoş bir kızla evlendi. Düğün töreninden sonra kayınçomu ve 18 yaşında eşini kafile halinde konutlarına vazgeçip, konutlarımıza dönmüştük. Daha yatağa girmeden cep telefonum çalmaya başladı, arayan kayınçom idi. Telefonu açıp, “Hayrola kayınço, gerdekten ivedi çıkmışsın?” dediğimde, “Yok be enişte, daha giremedim ki, çıkayım!” dedi. “Hayırdır?” deyince, “Ya ne öğreneyim hayır mı, şer mi. Bir cinsli hazır olamıyorum, ne yapacağımı donakaldım, seninle hemen görüşmem gerekli enişte!” dedi. “Tamam geliyorum!” dedim ama bu saatte konuttan nasıl çıkacaktım? Eşime, “Kardeşin balayı biletlerini bizim otomobilde unutmuş, onu istiyor.” deyip hemen çıktım konuttan…

Seriyle kayınçomun evine nasıl gittim öğrenmiyorum, ama içeri girdiğimde ikisi de salya sümük ağlıyorlardı. “Ne oldu? Niçin ağlıyorsunuz?” diye sordum. Kayınçomun karısı, “Enişte ben çok çirkin bir kadınmıyım? Kocamın gerdek gecesinde hareketsizliğine bir anlam veremiyorum. Oysa nişanlılık yarıyılından beri bu günü sabırsızlıkla bekliyorduk.” diyerek hıçkıra hıçkıra ağlamaya devam ediyordu. Kayınçom da karısından değişik değildi. Kayınçoma, “Oğlum çok heycanlanıyorsun belki ondandır. Azıcık heycanınızı yatıştırıp, öyle deneyin.” dedim. “Nasıl?” dedi. “Konutta içki varmı? Birer bardak içki alın öyle deneyin.” dedim. Kayınçomun karısı salondan çıktı, azıcık sonra elinde alkol şişesi ve üç bardakla içeri girdi. “Ya, ben gideyim, siz bir iki bardak için, sonra tekerrür deneyin.” dediğimde ikisi birden, “Ya enişte, birliktece içelim, sohbet edelim azıcık. Sohbetin, tekliflerin bizi azıcık gevşetsin.” filan dediler. Ben de, “Peki o zaman…” dedim ve bardakları doldurup onura kaldırdık. Bardakları masaya vazgeçtiğimizde üçüde boşalmıştı. İkincileri doldururken, bu çocuk hiç içki içmezdi, ayyaş olacak busefer de diye düşündüm, “Oğlum bu kadar süratli içme, yavaş!” dedim. İkinci bardakları azıcık daha yavaş içerek sohbet devam ediyorduk.

Ben gevşesinler diye konuyu başka istikamete sürüklemeye çalıştıkca, onlar hep gerdek gecesi ’ne getirip duruyorlardı. Kayınçomun karısı bir ara mutfağa buz almaya gittiğinde kayınço ağzındaki baklayı çıkarıverdi. Eşinin yokluğunda, “Ya enişte, bize dayanak et, beraber girelim gerdeğe, baksana heycandan elim ayağım nasıl titriyor!” dedi. Nasıl olacaktı böyle birşey, şok olmuştum! Kayınçomun karısı elinde buz kabı ve kuruyemiş kasesi ile kapıdan göründü, geldi oturdu. Ben bardağımı kaldırdım ve “Hadi eyvallah!” deyip bir dikişte tamamladım. Kalkmak için hareketlenince, kayınçom, “Enişte sen de kal.” dedi. Kayınçomun karısı da Kal da yeme18 yaşından mülkünü ye! der gibi dilenircesine gözlerimin içine bakıyordu. Daha fazla dayanacak halimde kalmamıştı açıkcası, zira kayınçomun karısı filhakika harika bir bedene sahipti ve her erkeğin başını döndürecek hoşluktaydı. “Bak kocan sen de kal diyor?” dedim. O ’da başını önüne eğip, “Kocam daha iyi öğrenir, sen de istiyorsan kal enişte.” deyiverdi. “Okey o halde.” dedim. Bu sefer de beni tarifi ihtimalsiz bir heycan sarmaya başlamıştı.

Masada duran Viskiden bir bardak daha doldurdum ve koca bir yudum aldıktan sonra masadan kalkıp üçlü koltuğa oturdum. Azıcık sonra ikiside bardaklarını alıp, biri sağıma biri soluma oturdular. Azıcık sohbet filan derken, “Hadi içip uyuyalım artık.” dedim. Bardakları fondip yaptık. Karısı salondan çıktı biz kayınço ile oturuyorduk daha. “Hadi bakalım kayınço.” dediğimde, kayınço gönülsüzce karısının peşinden gitti. Ben de üçlü koltuğa uzanmıştım ki, kayınço tekerrür kapıdan göründü, “Enişte sen gelmiyormusun?” dedi. “Oğlum gerdeğe sen gireceksin, ben değil! Hadi uzun etme artık!” dedim. Ama kayınço yanıma geldi, “Hadi ama enişte, daha nasıl diyeyim bilmiyorm, sen de gel bizimle.” derkende kelimeler birbirine karışıyordu, ayyaş olmuştu. Yatak odasına girdiğimizde karısı yatağın kenarına oturmuş öylece duruyordu. Kayınço hemen yanına oturdu, ben de öbür yanına oturmuş ne yapacağımızı öğrenmeden duruyorduk. Birden hareketlenen kayınço oldu ve “Hadi uyuyalım artık.” dediği gibi yatağa attı kendini. Karısı ile öylece kala kalmıştık.

Karısı, “Enişte bunun birşey yapacağı yok sanırım…” diyerek boynuma sarılıp ağlamaya başladı. Ben de ona sarılıp, saçlarını okşarken teskin etmeye çalışıyordum. Birden kendini geri sürükleyip suratıma baktı ve bir anda dudaklarıma yapıştı ki, ne yapışma! Dudaklarımı öpmüyor sanki kemiriyordu. “Hadi enişte, bundan hayır yok, biz işimize bakalım!” dedi. Ben de artık zıvanadan çıkmıştım, öyle bir öpüşüyorduk ki tarif etmek olanaksızdı, bir yandanda üzerimdekileri çıkartıyordu. Biranda gömlek pantolon çıkıverimişti üzerimden. Ben de kayınçonun karısını soymaya başladım, karşımda sütyen ve tanga külot kalmıştı. Karısının üzerinden son kalan parçalarıda çıkartırken, sarihte kalan yerlerini de öpüp emmeyi ilgisizlik etmiyordum. Yatağa uzandığımızdan ikimizden anadan üryandık artık. Kayınçonun karısını, dudaklarından boynuna, gerdanından o taş gibi sert memelerine, öpüp emerek, gerdeğe hazırlıyordum. Kasıklarına, oradanda daha el dokunmamış aşk üçgenine gelmiştim yalayarak. Dilimi amcığının dudakları arasını dolaştırırken, başımı öyle bir bastırıyordu ki kendine, soluk almakta zorlanıyordum. Kendisi de boş durmuyor başımı ve omuzlarımı okşuyordu. Yalamalarım neticeyi amcığı sulanmaya başlamıştı. Doğrulmamla beraber oda birden yarağımı avuçlayıp okşamaya, toyca ama vantuz gibi sürükleyerek emmeye yalamaya başladı. Yalamaları öyle hoştu ki anlatamam, neredeyse ağzına boşalacaktım. Ama ben boşalmak istemiyordum, yarağımı ağzından, ellerinden güç kurtardım.

Bu arada tamamen unuttuğumuz kayınçoma bir göz attım ki, ne zaman soyunduğunu dahi farketmemişim soyunmuş bizi izliyordu. “Kayınço gel ben hazırladım, sende devam et.” dedim. Geldi, ama karısının baş ucunu yaklaştı. Sertleşmeye başlayan yarağını karısının ağzına verip, “Enişte sen başladığın işi tamamla evvel.” dedi. Yine donakalmıştım, ama artık birşey düşünecek halde değildim. Karısının ayrık olan bacaklarının arasında yerimi almış, yarağımın başını amcığının dudakları arasında alt yukarıya sürtüyordum. Amcığı fırın gibi yanıyordu sanki ve yarağımı çekim eforu içine almıştı sanki. Başını sokup, “Tatlım hazırmısın?” dediğimde, ağzındaki kocasının yarağını eline alıp, “Hazırım enişte, ilk erkeğim sen ol!” demesiyle kocasının yarağını tekerrür ağzına alması bir oldu. Ben de bir hücum daha yapıp yüklenince, sikimi bir kelepçe gibi sıkan o dapdar amcığında sanki bir maniyle karşılaşmış gibi takıldım. İkinci atağımda da tamamı içine girdiğinde, öyle bir çığlık atmıştı ki anlatamam. İyi ki müstakil bir villadaydılar da dinleyen olmamıştı o anda…

Yarağımı öyle bir sokmuştum ki, amıyla aramızdan su geçmezdi sanki. Öylece azıcık bekleyip yavaş yavaş girip çıkarmaya başladım. Yarağım kızlık çeperinden gelen kanlar ve amından gelen sularında tesiriyle pırıl pırıl parlıyordu. Bir vakit sonra öyle hoş bir ritim yakalamıştık ki harikaydı. Ben amına girip çıktıkça o da kocasının yarağını ağzında bir içeri bir dışarı dudaklarıyla sağıyordu. 15 – 20 dakika sonra artık dayanacak eforum kalmamıştı ve amından çıkardığım yarağımı okşayarak, davul teni gibi gergin olan karnına boşalmaya başladım. Ben boşalınca O ’da ağzındaki yarağı emmeyi vazgeçip eliyle okşamaya başladı. Azıcık sonra kayınço da gelip benim boşaldığım yere boşalmaya başladı. Boşaldıktan sonrada boynuma sarılıp teşekürler ediyordu. Evvel karısı sonrada sırayla biz duş alıp tekerrür yatakodasına geldik. Kayınço, “Enişte artık karımın iki kocası olsun.” dedi. “Hadi olsun kayınço!” diyerek ben yine karısının memelerine yumuldum. Bir yandan okşuyor bir yandan emiyordum, uçları fındık gibi olmuştu. Kayınço da karısının az evvel benim siktiğim amcığını yalıyordu. Her yerini iyice yalayıp yutuyordu, artık üzerindeki o fobi ve serinkanlılıktan eser kalmamıştı.

Karısı, “Enişte sen benim ilk erkeğimsin, herşeyin ilkini sende tatmak istiyorum!” deyince ne istediğini kavramıştım ve canıma minnetti. Ben de altlara doğru inmeye başlayınca, kayınço kenara çekilip bizi izlemeye başladı. Karısını ters çevirdim ve domaltarak dilimi kalçalarında o kara incisinde dolaştırmaya başladım. Bir yandanda amını ve götünü parmaklıyordum. Amının suyunu göt deliğine sürerek ve parmaklarımla masaj yaparak karısının göt deliğini genişletmeye çalışıyordum. Karısı yatakta kıvranıyordu. Kalkıp yarağımı göt deliğine getirip yükleniyorum ama bir cinsli girmiyordu. Baktım kayınço komidinin üzerindeki kremi almış, “Enişte bunu sür.” diye uzatıyor. Aldım ve karısının göt deliğine ve yarağıma bolca ölçüde sürdüm. Yarağım kremle iyice kayganlaşmıştı. Kremi karısının götüne de parmaklarımla sürdüm. Sonra yarağımı tekerrür götüne sokmaya çalıştım. Ben yarağımı götüne sokmaya çalıştıkca karısı sanki altımdan kaçmaya çalışıyor ve “Enişte yavaş, ne olur canımı yakma!” diye dileniyordu.

Kayınço karısının baş ucuna gidip, öpüp okşayarak, “Sen istedin bunu bebeğim, azıcık sık dişini!” dedi ve yarağını tekerrür karısının ağzına verdi. Ben bu arada başını sokmuştum ve alışsın diye bekliyordum. “Bak başı girdi dahi, acıdı mı? Güven bana aşkım!” dedim ve bir daha yüklendim. Yarağım yarısına kadar girmişti götüne. Azıcık da öyle bekleyip son bir yüklenmemle tamamı girmişti karısının kara incisine. Bu nebiçim dar bir göt öyle, yarağımı sanki pres gibi sıkıyordu. “Kayınço sen de gel karının amını yala!” dememle, domalmış gidişattaki karısının bacak arasına kafasını sokan kayınço, karısının amını yalamaya başladı. Karısı artık kudurmuş gibi, “Dağıt beni enişte, amımı götümü dağıt, kocamdan hayır yok, sen dağıt!” diye dileniyor, zevkten kalçalarını kasıklarıma öyle bir vuruyordu ki anlatamam. Kasılmalarını kavrıyordum, karısı birdaha geliyordu. Öyle bir titrediki boşalırken, titremesinin tesiriyle hep beraber zelzeleye yakalanmış gibi zangır zangır titremiştik. Ben de daha fazla dayanamamış, karısının o daracık göt deliğine vazgeçmiştim zevk sularımı…

Banyoya bu sefer ilk ben girdim arınıldım. Peşimden kayınçonun karısı girdi. Odaya geldiğimde kayınço, “Enişte karımı birde tost yapalım mı?” dedi. Ben de, “Olur, yapalım!” dedim. Karısı geldiğinde ortamıza aldık ve yan yatırdık. Önden ben, arkadan kayınço yalamaya başladık. Karısı zevkten anlaşılmaz sesler, sanki boğazlanıyormuş gibi hırıltılar çıkarıyordu. Ben alta uyuyup karısını üstüme aldım ve o daracık amcığına girdim. Ve öylece beklerken kayınço da kremlediği yarağını karısının götüne sokuvermişti. Benim genişlettiğim delik çok rahat almıştı kocasının yarağını. Kayınçonun yarağı benim yarağımdan hem daha ufak hemde daha inceydi. Karısını aramıza almış, birbirimize öyle kenetlenmiştik, öyle bir ahenk içindeydik ki, sanki yatakta üçümüz dans ediyorduk. Ne kadar böyle devam etti öğrenmiyorum, ama kayınço, “Enişte yer değiştirelim, artık ben de karımın amını sikmek istiyorum.” dedi. Haksız da değildi başka bir deyişle. Ben bu sefer karısının götünde, kayınço da amında yol alıyorduk. Öyle hoş sikişiyorduk ki, buna artık ne benim ne de öbürlerinin dayanma eforu kalmamıştı. Karısının götüne öyle bir boşaldımki anlatamam. Çok geçmeden kayınço da boşaldı ve karısı boş bir çuval gibi yığıldı kaldı yatağa…

Biz kayınço ile birer sigara içip, hep birlikte duş aldık. “Benim gitme sürem geldi.” deyip karısının dudaklarına bir öpücük kondurup giyinmeye başladım. Kayınçonun karısı, “Benim iki kocam var artık.” diye seviniyordu. Kayınço da, “Evet enişte, artık seninde iki karın var, ne zaman istersen gel sik, ama ablamı da ilgisizlik etme!” diye tembihleyerek uğurladı. Otomobilime binip evin yolunu yakalamışken hali hazırda olanlara inanamıyordum, ama olanların reel olduğunun en güçlü tanığı, üzerimdeki sexin o tarif edilmez yorğunluğuydu. Kayınçom gerçi, “Ablamı ilgisizlik etme.” demişti, ama karısının o daracık delikleri dururken ablasını ilgisizlik etmemem ihtimalsiz gibi görünüyordu…

685 toplam, 0 bugün


mozaka.com maltepe escort ataşehir escort kadıköy escort bostancı escort istanbulescorttu.com anadolu yakası escort şerifali escort atasehirescortlari.com ataşehir escort pendikescortkizlar.net pendik escort kurtköy escort kartal escort bostancı escort kadıköy escort ümraniye escort ataşehir escort escort bayan ankara escort maltepe escort pendik escort ümraniye escort izmit escort ümraniye escort escort bayan