Welcome, visitor! [ Oturum aç

Kadın Müdürümüzün Kocadene Siktirdik

Hikayeler Eylül 21, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhabalar. Adım Selma, 22 yaşında, 1.65 boyunda, kumral, İlişkii giyinmeyi ve İlişki yapmayı çok seven birisiyim. 1,5 sene kadar konutlu kaldıktan sonra kocamın İlişki mevzusunda gönülsüz olması sebebiyle boşandım ve 6 aydır da dulum. Memur olmam sebebiyle, Anadoluda bir ilçeye atamam çıktı. Aynı yerde üç şahıs çalışmaktayız, üçümüz de kadınız Ben, Nalan ve Müdürümüz Leyla hanım. Müdürümüz Leyla hanım konutlu, kocası Hasan bey, 1.85-1.90 boylarında, kocaman yapılı, çok sikici bir tip ve sikince de adamı dağılacak yapıda birisi. Değişik dostumuz Nalan ise, o da 18 yaşında soyulmuş ve kendisi de benim gibi 18 yaşında boşanmış ve 18 yaşında atama olmuş, benden dün işe başlamış. Konut bulana kadar iyi bir Otel olup olmadığını sordum. Leyla hanım konut bulana kadar kendilerinde kalmamızda mesele olmadığını, ilçenin tutucu ilçe olduğunu ve dikkat etmemizi söyledi. Ve biz de birkaç günlüğüne diye Leyla hanımın evinde davetliyi olduk ve kiralık konut aramaya başladık…

Fakat dul olduğumuzu bildiklerinde kimse bize konut vermeye yaklaşmıyordu. Leyla hanımın kocası Hasan bey mevzuyu halledeceğini söyledi ve bize konut bakmaya başladı. Hasan bey çok çekici bir erkekti, “Gel altıma yat!” dese, hiç kararsız etmeden uyurdum. Kendimi ona farkettirmek için muhtelif mazeretlerle kendisine yanaşıyor, azan amımı ona siktirmek için sinyaller veriyordum. Hele akşamları konutta ise, yemek ve çay mazeretiyle tüm barbarlığımı ve dişiliğimi sergiliyordum. Dostum Nalan ise benden alt değildi. Leyla hanım sorunu fark etmiş olmalıydı ki, bir gün işten kazançken, “Giyimlerinize dikkat edin, benim herifi baştan çıkarmayın, burası minik bir yer, adamın başı yanmasın, ceremesini ben sürüklüyorum!” deyince, ben Hasan beyin daha evvel de birileriyle birtakım serüvenler yaşadığını kavradım ve kendimi Hasan beye siktirme tutkum daha da arkasıydı…

Konutlarında kalmaya başlayalı 20 gün kadar olmuş fazla içtenleşmiştik. Bir akşam üstü dışarıda hep beraber yemek yedikten sonra konuta döndük. Geç olmuştu, biz Nalanla oturmaya devam ettiğimiz sırada, Hasan bey ile Leyla hanım uyumak için iyi geceler dileyerek parçaladılar. Sonra biz kahve yapacağımız sırada Leyla hanım geldi ve “Kızlar giyimize dikkat edin, etraftan sizin hakkınızda rivayet başlamış, konutta ne yaparsanız yapın, ama dışarıda sarih giyinmeyin, azıcık kapanın!” dedi. Kahve yaptık ve Leyla hanımla beraber içtik. Nalan bitkin olduğunu ve uyuyacağını söyleyerek vedalaşıp böldü. Leyla hanım ile baş başa kaldık ve kocası Hasan bey hakkında konuştuk. Kocasının İlişkii çok beğendiğini, kendisinin ise kocadene ayak uyduramadığını, bu sebeble kocasının dışarıdan bayanlara uyuduğundan şikayet etti. Bir zaman daha Leyla hanımla sohbet ettikten sonra, ben de uyuyacağımı söyleyip ufaladım. Leyla hanım da bir sigara içip uyuyacağını söyledi…

Odamıza geçtiğimde Nalanın sütyen ve külotla uyuduğunu ve kendisini ellediğini gördüm. Bana, “Kız çok azdım, artık birini ayarlayamazsam ilk bulduğumla sikişecem!” dedi. Ben de, “Valla benim amım da yarak diye yanıyor kız!” deyince beraber gülüştük. Az sonra ayak seslerinden Leyla hanımın yatakodalarına geçtiğini duyduk. On dakika sonra onların yatakodasından sesler gelmeye başladı. Ben merak ettim ve “Gidip odalarını gözetleyelim mi?” dedim. Nalan, “Saçmalama, ayıp olur!” dedi. “Ben gözetleyecem!” deyip yatak odalarının kapısına kadar gittim. Anahtar deliğinden baktığımda, Hasan bey Leyla hanımı yatakta siktiğini gördüm. Sonra birden kalktı, yataktan alta indi, kocaman kocaman bir siki vardı, hiç bu kadar büyüğünü görmemiştim. Leyla hanımı yatağın ayakucuna çekti ve bacaklarını omzuna alarak tekerrür sikmeye başladı. Öyle bir sikiyordu ki, ‘Şak Şak Şak… ’ sesleri odayı inletiyordu. Çok geçmeden Leyla hanım inlemeye başladı. Hasan bey Leyla hanımın ağzını kapatarak sikmeye devam etti…

Onların sikişmelerini izlerken Leyla hanımın yerinde kendimi hayal ederek, ben de amımı parmaklamaya başladım. Birkaç dakika sonra titreyerek Orgazm oldum boşaldım. Fakat onlar yarım saate yakın sikişmeye devam ettiler. Leyla hanım, “Hadi artık boşal, direnemiyorum!” diyordu. Hasan bey de, “Ne yapalım, konutumuzda iki tane Abaza karı daha var, onlar da senin yükünü rahatlatsınlar! Frikik verip, amlarını ve memelerini gösterip beni azdıracaklarına, icraata geçsinler!” dedi. Leyla hanım, “Sakın onlara değme, onlar konuk! Hem başına kalırlar! Ne zaman istersen sana veriyorum ya!” dedi. Nihayet Hasan bey inlemeye hırlamaya başladı, sanırım boşalacaktı. Leyla hanımın amından kocaman sikini çıkartıp, elleriyle sallayarak Leyla hanımın göbeğine ve göğüslerine boşaldı. Filmlerde dahi dahi bu kadar çok ve uzun boşalan erkek görmemiştim. Hemen suskunca ordan uzaklaştım.

Bir Cuma günü Leyla hanıma, “Memlekete gidebilirmiyiz?” dedim. O da, “Gidebilirsiniz. Zati ben de haftasonu ablama gideceğim!” dedi. Nalanla konuta gittik hazırlık yapmaya. Hazırlandık, çıkacağımız sırada Leyla hanım da geldi ve hazırlandı. Sonra da kocadene telefon açıp, “Otomobili bana getir, ben ablama gideceğim, iki gün kendi başının dermanına bak!” dedi. Bir süre sonra Hasan bey geldi. Leyla hanıma otomobilin anahtarı ile azıcık para verdi ve kendisinin de gelebileceğini, kayınbiraderi ile görülecek Tavla hesabı olduğunu söyledi. Leyla hanım da, “Sen kal gelme, eniştem Antalyada seminerdeymiş, kazançsan orada kesintisiz kapsasın, birde seninle uğramaşam, kayınbiraderinle bayramda hesaplaşırsınız!” dedi, bize de, “Haydin, sizi de terminale vazgeçeyim!” dedi. Ben, “Taksi çağırdım, azıcıktan kazanç.” dedim. Nalan ise, “Beni vazgeçin, benim Otobüsüm erken kalıyor.” dedi. Hasan bey de, “Beni de kahveye vazgeçin.” dedi. Vedalaştık konuttan parçaladılar.

İşte aradığım fırsat ayağıma gelmişti, memlekete gitmekten bıraktım. Taksi durağını arayıp Taksi siparişimi iptal ettim. Odaya geçtim çantalarımı boşalttım, kıyafetlerimi yerine vazgeçtim. Sonra en İlişkii kıyafetlerimi giydim altıma külot ve sütyen giymedim ve Hasan beyi cepten aradım, “Hasan bey, Otobüsümü kaçırdım, memlekete gitmekten vaz geçtim, konuta gidecem ama anahtarımı bulamıyorum. Nerdesiniz? Gelip anahtarı alayım.” dedim. Hasan bey de, “Ben hemen konuta gidiyorum, konutta seni beklerim!” dedi. Ben hemen salona perdenin arda saklandım. Saklandığım yerden evin her yerini görebiliyordum. Hasan bey sevinçten ıslık çalarak dışkapıyı açtı girdi içeriye. Kapıdan salona şöyle bir baktı, sonra mutfağa ve değişik odalara baktıktan sonra da banyoya girdi. Aynanın karşısında 18 yaşındaden ıslık çalarak saçını başını düzenleyip, parfümünü tazeledi. Ardından pantolonunu indirip taşaklarına da parfüm sıktıktan sonra, sikini okşayarak sikiyle konuşmaya başladı. Hiç sikiyle konuşan adam görmemiştim, saklandığım yerde gülmemek için güç yakaladım kendimi!. Sikine, “Bu gece bana gereklisin, sevincimi kaçırma! Senin ve benim bayramım bu gece! Selma zillisini evire çevire sikelim bu gece!” dedi.

Ben saklandığım yerden çıktım ve suskunca banyonun kapısına gittim. Birden banyoya dalıp, “Birisi beni sikmekten mi bahsediyor?” dedim. Hasan bey beni görünce, saşkınlıktan siki elinde öylece kalakaldı, beti benzi atmıştı. Kekeleyerek, “Ben… Anahtar… Sen… Otobüs…” filan diye birşeyler saçmaladı. Ben hemen, “Bu Abaza şey mi beni sikecek?” diyerek, elimi sikine alttım ve sıvazladım. Siki kalınlaşmaya başladı, iki elimle güç anlıyordum. Siki okadar uzundu ki, bileğimle ölçtüm ve dirseğime kadar geliyordu. Hemen önüne diz çöktüm ve emmeye başladım. Sikinin kafası kocaman bir Mantar gibiydi ve ağzıma sığmıyordu. Hasan bey beni kaldırıp kucağına aldı, bacaklarımı beline doladı ve kalçalarımı avuçlayarak yatakodasına götürdü. Beni yatağın üzerine yatırdı, beni tepeden tırnağa süzdükten sonra, ayaklarımdan başlayıp bacaklarımı okşadı. Eli kıyafetimin etek ucuna gelince, eteğimi hafif kaldırdı ve külotsuz amımı görünce, “Mhhhh zahmetsiz iş!” diyerek kıyafetimi askılarından sıyırarak çıkardı. Memelerimde de sütyen olmadığını görünce, “Hiç bu kadar hazır ve Abaza hatun sikmemiştim!” diyerek memelerimi emmeye, amımı ellemeye başladı…

Memelerimden sonra da amıma inerek yalamaya başladı. Amımı yalayarak beni bir kere Orgazma eriştirdikten sonra beni doğrultup sikini tekerrür ağzıma verdi. Ben de iştahla yalamaya başladım. Filmlerden başka bu sahneyi yaşamamıştım ve böyle yarak görmemiştim, iyice yaladım. Ben onun sikini yalarken o da memelerimi yoğurmaya devam etti. Sonra beni tekerrür yatırdı ve amıma iki üç kere dil atıp, azıcık daha yaladıktan sonra, bacaklarımı iyice ayırıp, sikinin kafasını amıma denk getirip üzerimi yaklaştı. Sonra sikini amıma sokmaya başladı. Siki amıma sığmıyor güçle giriyordu. Sanki ilk kere sikiliyormuşum gibi acıyordu. Sikini güçle, amımın dudaklarını yırtarcasına girdirmek istiyordu. Sonunda başını sokunca azıcık hafiflemiştim. Kalanı da yavaş yavaş girdikçe zevk almaya başladım. Azıcık bastırmaya başladı, canım çok acıyordu. Derken iyice bastırdı ve ben bu acıyla bir kere daha boşaldım. Amımdan akan suların desteğiyle yarısına kadar sokabilmişti…

Azıcık öyle yarısına kadarıyla gidip gelmeye başlayına ben artık iyice kıvama gelmiştim. Fakat amımın içerisi çok acıyor ve yanıyordu. Hiç beklemediğim bir anda birden yüklenip tamamımı sokunca var eforumla bağırdım. Canım çok yanmıştı, ancak bu acının da, büyük yarağın da zevki bir başkaydı. Fazla sikilmemiş olmamın da zevk almamda avantajı vardı. Hasan bey natürel buldu daracık amı, öyle bir sikiyordu ki, adam aldığı zevkten uçuyordu resmen. Bir ara amımın dışında bir sızıntı olduğunu hissettim, elimle amımı yokladığımda kan vardı. Hasan beyi üzerimden itekleyerek amımdan çıkmasını istedim. Amıma baktığımızda çok ölçüde koyu kanamanın olduğunu gördük. Hasan bey bana, “Zilli sen hani duldun? Dulum diyerek bekaretini bozdurdun bana, benim başıma mı kalacakasın!” diyerek hiddetlendi ve bana bir tokat attı. Ben de kendisine, gerçekten 1,5 sene konutlu kaldığımı, kocamın beni sikerek bozamadığını şimdi kavradığımı söylesem de Hasan bey yataktan kalktı, bir sigara yaktı…

Çarşaf kan olmuştu. Hasan beyin asabı dinmek öğrenmiyordu, “Sen kaşındın kızım, bize dulum dedin, bakireyim deseydin elimi sürmezdim! Salak kafam nasıl kavramadım o daracık amın sikilmemiş olduğunu!” diye, kendiliğindene kızıyordu. O salak kocamla haftada üç dört kere sikiştiğimizi, gerdekte kanamamın olduğunu, ancak bu kadar yoğun olmadığını söyledim ve “Artık olan oldu, ne olacak bir de sen sikerek bozmuş oldun kızlığımı, am benim değil mi, kim hesap soruyor sana, hadi devam edelim!” diye dilenmeye başladım. Fakat ne dediysem inandıramadım. Sigarasını içerek dalgın bir biçimde dolaşmaya başladı. Bana inanmayınca kalktım, banyoya gittim…

Duşun altında acıklı bir biçimde bu olanları düşünürken, Hasan bey de geldi banyoya. Küvete girerek, şampuanlı olduğum halde beni kucakladı. Amıma sabun sürerek iyice köpürttü ve köpükleri parmaklarıyla iyice amımın içine soktu. Amımda yanma ve acıma başlamıştı. Götümün deliğini de sabunladıktan sonra beni küvetin içerisinden çıkardı ve ellerimi küvete dayatarak domalttı. Arkama geçip sikini amıma ve götüme sürtmeye başlayınca, ben götümü sikeceğini sandım ve kendisine, “Hasan bey, götümü kimseye siktirmedim, amım tazeyken kimseye götten vermem!” dedim. Hasan bey de, “Ben enayimiyim, daracık am sikmek varken bok yoluna girermiyim!” diyerek, alttan amıma birden yasladı. O kocaman kocaman yarağı sabunun tesiriyle amıma acilen girdi ve süratlenmeye başladı. Ben tekerrür boşalmıştım. Sonra siki amımdayken beni kucağına alarak küvete oturdu ve suyun içerisinde sikmeye başladı. Bu biçimde beni tahminen 10 dakika kadar sikti ve birkez daha boşaldım…

Küvetten çıktık, beni tekerrür kucağına aldı ve amıma sikini yerleştirerek, o halde yatağa götürdü. Bu sefer beni yatakta öyle bir sikmeye başladı ki, artık bayılacaktım. Müdürüm Leyla hanım demek ki boşuna “Artık boşal!” diye dilenmiyordu. Ben üç kere boşaldım ama Hasan beyde daha tık yoktu, bacağımı omzuna alarak var gücüyle amımı sikmeye devam ediyordu. Ve her soktuğunda o kacaman siki amımda kayboluyordu, alışmıştım artık, alırken zorlanmıyordum, ama bu sefer de Pozisyondan dolayı bacaklarım iyice acımaya başlamıştı. “Hasan bey bacaklarım dağılmaktan anlaştı!” deyince, pozisyon değiştirdik, beni domalttı ve tahminen 40-45 dakika kadar da ben domalık haldeyken arkadan amımı sikti. Sonra birden süratlenmeye başladı. Boşalmak üzereydi sanırım. Korunup korunmadığımı sordu, “Yok korunmuyorum!” dedim. Amımın içerisinide katlanamayacağım biçimde süratlenmişti, haykırmamak için kendimi güç yakalıyordum. Birden amımdan çıktı, ben belime veya kalçalarıma boşalacak diye beklerken, o anki boş bulunmamdan istifade sikini götüme yaslayıp köklemesi bir oldu. Canım nasıl yandı ama, “Yırttın götümü! Bıraaaaakkkkkkkkkk!” diye bağırmışım…

Fakat ne dolaşır, Hasan bey var gücüyle bastırarak bana kenetlendi ve zorlayarak dört beş kere gidip geldikten sonra götümün içine boşalmaya başladı. Boşalması iki dakika kadar sürdü. Götümün içi, bağırsaklarım sıcak sıcak dölleriyle dolmuştu, buna karşın pompalamaya devam ediyordu. Birkaç kere daha süratli süratli gidip geldikten sonra, bastırarak sikini taşaklarına kadar götüme kökleyerek üzerime yığıldı ve öylece kaldı. Siki götümde inmeye başlayınca götümden çıktı. Götümün ağzı anlaşmıştı resmen, elimle hakimiyet ettiğimde götümün deliğinin kocaman olduğunu, içinin dışının döllerle dolduğunu kavrayabiliyordum. Yataktan indiğimde götümden döller akmaya başladı. Yere dökülen döller minik bir kaseyi rahat doldururdu, bir o kadarda götümde kalmıştı. Hasan bey yatağın başucunda duran paketten birkaçtane kağıt mendil çıkarıp bacaklarımdan süzülen dölleri alttan yukarıya doğru silerek götüme tıkadı mendilleri ve popoma bir tokat atarak, “Hadi doğruca banyoya git arınıl, ben de yerleri arınıp geliyorum!” dedi.

Götüme tıkadığı mendilleri elimle götüme tutarak banyoya gittim ve duş almaya başladım. Az sonra Hasan bey de geldi ve birbirimizi hoşça yıkadık. Siki sönük haliyle dahi kocaman duruyordu. Kurulanıp bornozlara sarınarak salona geçtik. Kucağına oturdum ve öpüşmeye başladık. Boynumu boğazımı ve memelerimi kemirircesine emiyordu. 18 yaşındaden beni azdırmıştı, elimi sikine attım, hali hazırda sönüktü. Sikiyle oynamaya başlayınca, bana “Doymadın mı Abaza Orospu?” dedi. Ben de, “Doymadım!” deyip sikiyle oynamaya devam edince, bana, “Kızım zati sabahtan birisini Amını götünü deldim, sonra da seni, iki dar am çok yoruyor, istersen gece devam edelim, sikim acıyor, bu Ahmet Ağanın çeşmesi değil ki kesintisiz aksın!” dedi. Donakalarak, “Sabahtan mı, kimi? Sizin kahvede olduğunuzu sanıyordum?” diye sordum. “Ne kahvesi? Sikilecek kız dururken kahveye mi giderim? Kahvenin olduğu caddede bir manitam var, sen anahtar için aradığında onu sikiyordum!” dedi. Neden öğrenmiyorum ama azıcık bozulmuştum, çekemedim herhalde. Hasan bey varsayımımdan da çok çapkındı, anlaşılan uçanı kaçanı bağışlamıyordu.

Azıcık daha sohbet ettik. Bu arada saat 16 ortamı olmuştu, yemek hazırladım, beraber yedik. Sonra oturup bilgisayarı açtı ve bana değişik siktiği kızların fotoğraflarını gösterdi. Hepsi de Lolita ve hoş kızlardı, hatta benden çok çok hoşlardı diyebilirim. Komplekse girmiştim ve öyle kızlar dururken beni sikmesine çok donakalmıştım. Siktiği kızları nasıl siktiğini ballandıra ballandıra anlatırken, siki de yine canlanmaya başlamıştı. Katlanamadım ve elimi sikine attım oynamaya başladım ve “Hasan bey vazgeçin o kızları, kesintisiz beni sikin!” dedim. Bana ne dese seversiniz? “O Nalan zillisini de siktir bana, o zaman seni her zaman sikerim!” dedi. Ben de, “Tamam!” dedim, önüne çöküp sikini bir süre yaladım, hareketlenme olmayınca yalamayı bıraktım. Ben siki ile oynarken birden kapıda anahtar sesi duyduk, hemen derlendik, ben odama koştum kapıyı kapattım, sonra odamdan geliyormuş gibi yaptım. İti an, çomağı hazırla derler ya, gelen Nalandı. Suratından ağlamış olduğu emin oluyordu. Beni görünce donakaldı ve “Kız sen ne arıyon, memlekete gitmedin mi?” dedi. Ben de, “Hayır gitmedim! Otobüsü kaçırınca gitmekten bıraktım! Peki sen niçin geri geldin?” dedim. Nalan gitmiş, fakat görüştüğü hoca dostunu bir kadınla uygunsuz tutmuş ve kızıp geri dönmüş…

Nalan natürel Hasan beyle beni bornozlarla görünce, Hasan beyle sikiştiğimi kavramakta eforluk sürüklemedi, “Ben sizi rahatsız etmeyim!” diyerek bozulmuş bir biçimde odaya gitti. Hemen arttan gittim, odada ağlıyordu. Avuntu ettim, “Kızım boşver, o sünepe hocaya üzülmeye dokunmaz! Senin neye gereksinimin var biliyormusun? Bir hoş duşa ve adam gibi sikişmeye! Bellim bu seni kendine getirir!” dedim. Nalan da sitemkar bir biçimde, “Tamam, duş almak problem değil de, kiminle sikişecem? Hasan beyi sen kapmışsın hanımefendi!” dedi. “Kızım çılgın çılgın konuşma, sen geldiğinde biz de o mevzuyu konuşuyorduk, Hasan bey seni de sikmek istiyor!” dedim. Ben öyle deyince heyecanlandı ve “Ciddimisin kız?” dedi. “Valla ciddiyim! Hadi git duşunu al, gerisini ben ayarlarım!” dedim ve banyoya gönderdim…

Hasan beyin yanına vardığımda merakla bekliyordu, “Ne oldu? Tasayı ne? Makûs birşey mi olmuş?” dedi. Ben Nalanın görüştüğü hocayla aralarında geçenleri filan anlattım ve gerçek tasasının yarak olduğunu söyledim. Hasan beyin gözleri birden parladı ve sırıtarak, “Sikeriz ozaman!” dedi. Demin bana Ahmet Ağanın çeşmesi mi bu? diyen Hasan beyin siki, sözkonusu sikilecek 18 yaşında bir am olunca, canlanmaya başladı hemen. Hasan beyle birbirimize sarılarak beraber banyoya, Nalanın yanına girdiğimizde, Nalan azıcık utanmış ve elleriye memelerini ve amını kapatmıştı. Hasan bey evvel kendi bornozu, sonra benimkini çıkardı. Nalan da aynı benim ilk gördüğümdeki gibi, Hasan beyin bu arada iyice kalkmış kocaman sikini görünce, hem donakalmış, hem de sevinmişti. Hasan bey küvete girdi ve Nalanın elleri ile gizlediği amı ile memelerini açarak okşamaya başladı. İki Abaza birbirlerine öyle bir sarıldılar ki anlatamam. Hasan bey Nalanı banyoda yarım saate yakın siktikten sonra, üçümüz beraber yatak odasına gittik.

O gece üçlü grup yaparak sabaha kadar sikiştik. Diyebilirim ki, Pazar günü saat 18 de Leyla Hanımın, “Yola çıkıyorum, iki saat sonra konutta olurum!” diye telefon etmesine kadar yataktan hiç çıkmadık. Yalnızca tuvalete gitmek zorunda olan kısa bir zamanlığına yataktan çıkıyordu. Karnımızı dahi yatakta doyuruyorduk, birimiz Sandöviç hazırlayıp getiriyordu. Bunun dışında üçlü İlişkie devam ettik.

Müdürümüz Leyla hanım geldikten sonra artık rahat sikişemiyoruz. Hasan bey şimdi bize kiralık konut bulma işini daha da süratlendirdi, biran evvel konuta çıkalım da bizi rahat sikebilsin diye. Haa unutmadan, ablama da anlattım, o da Hasan beyin o koca sikinden kısmetini almak istiyor…

3107 toplam, 0 bugün

Yarak Gereksinimi Olan Baldızlara Dayanakçı Olun Enişteler

Hikayeler Eylül 21, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhaba Ben Mersinden Barış 41 yaşındayım ve 15 senelik konutluyum. Eşimle çok hoş bir konutluluğumuz ve muhteşem bir İlişki yaşamımız var, hemen hemen hergün sikişiriz. Fakat ben göt düşkünü bir erkeğim, ama 15 senelik konutluluğumuzda karım hiç bana götten vermedi. Nekadar uğraştıysam da karım netlikle götten istemiyor. Benim bir de 42 yaşında bir baldızım karımın ablası var ve hiç evlenmedi, başka bir deyişle hali hazırda bakire. Kayınpederim seneler evvel ölüm edipte eşimin benle evlenmesinden itibaren, baldızım kaynanamla beraber yaşıyor. Kaynanam rahatsız olduğundan dolayı, yalnız vazgeçmemek için zorunlu olarak beraber yaşıyorlar. Baldızım yaşamını kaynanama adamış gidişatta, bu sebeple ne evlenmeye, ne de bir erkek dost yapmaya hiç süreyi olmadı. Bense baldızım bu vaziyetine çok üzülüyordum…

Birgün eşimin baldızımla mutfakta konuşmasına salondan kulak davetliyi oldum, eşim birlikteliğimizi anlatıyordu. Eşim benim kesintisiz arkadan sikmek istediğimi, ama bana arkadan hiç vermediğini söylüyordu. Buna baldızım azıcık kızar gibi oldu ve “Yapma kızım yaa, bak sonra kocan bir göt sikme kısmetine başka karılara gider, sen de üzülürsün!” dedi. Eşim ise, “Şayet bir göt kısmetine gidecekse gitsin, benim götümden uzak dursun da ne yaparsa yapsın!” diyordu. Baldızımın söylediklerini dinleyince daha çok afalladım, baldız eşime, “Aslan gibi kocan var ve sen ona götten vermiyorsun, yarak buldun da bunuyorsun! Bak ben bu yaşıma kadar hiç bir şey bulamadım valla, keşke sikecek erkek bulsam da götten sikse! Elindekinin bedelini öğren!” diyordu. Bunları dinledikçe daha çok azmıştım ve baldızımın o hoş götüne olan düşkünlüğüm daha çok çoğalmıştı, sikim tamamiyle taş gibi olmuş ve boşalmak üzereydim, hemen banyoya gidip başladım 31 sürüklemeye ve hafiflemeye.

Akşam oldu yemek faslı, çay faslı derken uyuma zamanı gelmişti. O gece baldızım da bizde uyuyacaktı. Eşim baldızımın uyuyacağım yeri hazırlayıp, baldızım odasına, bizde eşimle yatakodamıza sürüklendik. Soyunup yatağa girdiğimizde eşime, “Bugün konuştuklarınıza kulak davetliyi oldum…” dedim. Eşim afallamıştı, “Bizi mi dinliyorsun sen?” diyerek bana azıcık kızdı. Bense eşimin dudaklarına yumuldum ve başladık sevişmeye. Herzamanki gibi süper bir sikişten sonra yata kalmışız.

Sabah oldu, ben banyonun yolunu yakaladım. Yataklar toplandı, kahvaltı yapıldı. Eşim teyzesi ve annesi ile birlikte yazlığa gitmek istediklerini söyledi. Ben de, “Hiç sevincim yok, siz gidin, ben gelmeyecem!” dedim. Baldızım da gitmek istemiyordu, kaldı. Eşim otomobili aldı teyzesine gitti, teyzesini aldıktan sonra annesini de alıp yazlığın yolunu yakaladılar. Baldızımla konutta yalnız kalmıştık. Bir vakit sonra baldızım üzerine kalçalarını anca örten bir etek ve üstünde ise yalnızca bir bluzla, yanıma salona geldi. “Enişte hadi bir DVD izleyelim!” deyip, senenin son flimlerinden birini koydu. Hafif erotik bir filmdi, filmdeki erkeğin kız dostuyla ateşli bir sevişme sahnesi vardı. Benim sikim, hem baldızın o hoş kalçalarına izlerken ve azıcıkta filmin tesiriyle 18 yaşındaden taş gibi olmuş ve şortumdan fırlayacak gibi duruyordu. Neyse film sona erdi ve biz başladık filmin kritiğini yapmaya…

Baldız başladı, yok böyle sevişilir mi?, yok böyle olur mu? filan derken, ben de, “Peki nasıl olmasını isterdin?” diye sordum. Aldığım yanıt karşısında donakalmıştım. Baldızım, “Böyle yumuşak bir biçimde olur mu yaa? Daha ateşli, daha sert olması gerekir! Karıyı altında inim inim inletmesi gerekir!” deyip resmen kendinden geçiyordu. Ben artık katlanamayarak baldızın dudaklarına yapıştım ve bir anda aynı karşılığı gördüm. Artık baldızla birbirimizi deliler gibi öpüyor, aynı zamanda da üzerimizdekileri çıkarıyorduk. 30 saniyede ikimiz de tamamen üryandık. Baldızımın ayaklarından başlayarak heryerini yaladım. En çok da götünü. Baldızın amını yalarken baldız orgazm olmuş ve zevkten inliyor, “Sik beni götçü eniştem! Kızkardeşim götten vermezse ben veririm, sik baldızının götünü!” deyip kıvranıyordu. Ben de artık biran evvel baldızın o çok arzuladığım götünü sikmek için kuduruyordum…

Baldızmı dört ayak durumuna getirip domalttım ve arda geçtim. Senelerdir beni çıldırtan baldızın el dokunmamış götünü azıcık daha yalayıp, sikimi yasladım. Götünün deliğine tüküre tüküre içine girmeye çalışıyordum, ama götü o kadar dardı ki anlatamam. Hayli bir uğraştan sonra götüne sokmaya başladığımda baldız minderi kemiriyordu. Takribî 10 dakika sonra götüne tamamıyla sokabilmiştim. Yarım saate yakın baldızın amını okşayarak götünü Amını götünü deldim. Bu arada baldızım en az 3-4 kere orgazm olup boşalmıştı, amının suları dizlerinden alt akıyordu resmen. Sikim artık taşaklarıma kadar baldızın götüne rahat rahat girip çıkıyordu. Gitgide süratlenerek baldızın götüne öyle bir boşaldım ki, baldız, “Ohhhhhhh enişteeem! Harikulade birşey bu! Sakın çıkarma sikini götümden!” diye inledi.

Ogün 3 kere daha baldızın götünü Amını götünü deldim. O günden sonra baldızım da götüyle karım olmuştu, eşimden habersiz göt zevkimi baldızımda gideriyorum artık. Baldızım amının bakireliğini de bana vermek ve amdan da karım olmak istiyor, ama ben baldızı amdan sikme mevzusunda azıcık ihtiyatlı davranıyorum.

Yarak gereksinimi olan tüm Baldızlara dayanakçı olun Enişteler!

1309 toplam, 0 bugün

Mekik Sürüklerken Teyzemin Eli Sikime Dokununca

Hikayeler Eylül 21, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Slm. Ben Ispartadan Mahmut, yaşım 18. Geçen yıl Teyzemle yaşadığım vakayı anlatacağım. Ben 17 yaşında iken Teyzem 29 yaşındaydı. Teyzem fazla hoş değildir, ama büyük götlü, büyük göğüslü biridir. 31 sürüklerken hep Teyzemi düşünürdüm. Teyzemlerle konutlarımız karşı karşıya. Eniştem de Makina Teknis18 yaşında ve Rusyada çalışıyor, 6 ayda bir kazanç. Teyzemin bir tane coçuğu var, 8 yaşında bir oğlan çocuğu, İlk mektebe gidiyor. Ben o zaman Lise sonda idim. Mektepten erken çıkmış konuta gelmiştim. Ama annem çarşıya gitmiş, kapıda kalmıştım. Ben de Teyzeme gittim. Teyzem kapıyı açtı, “Ne oldu Mahmut?” dedi. “Teyze kapıda kaldım!” dedim. Teyzem de, “Gel gir içeri!” dedi.

Teyzem evin işlerini yapıyormuş, yorulunca çay molası vermiş. Bana da çay verdi. Ben çayımı içerken Teyzem iş görüyor, ikide bir önüme eğiliyordu. Eteği uzundu, ama koca götü ile karşımda domaldıkça, sikim kalkıyor, Teyzeme saldırmamak için kendimi güç yakalıyordum. Teyzem derslerimin nasıl gittiğini sorunca, Beden dersinin makûs gittiğini, Mekik sürüklemeyi bütün yapamadığımı, alıştırma yapmam gerektiğini, fakat Mekik sürüklerken herzaman ayağıma oturacak birini bulamadığımı söyledim. Teyzem de, “Dur işimi tamamlayayım da, ayağına otururum, sen Mekik sürüklersin.” dedi. “Tamam Teyze!” dedim. Teyzem işlerini tamamlayana kadar çayımı içtim. İşi bitince, “Hadi gel, uzan halıya!” dedi. Ben bütün uzanacaktım ki, Teyzem, “Oğlum altında eşofmanın yok mu da pantolonun ütüsünü bozuyorsun!” dedi. “Yok Teyze, altımda yalnızca Boxerim var!” dedim. “Birşey olmaz canım, çıkar pantolonunu!” dedi. Ben pantolonumu çıkardım, halıya uzandım ve Mekik sürükleme pozisyonunu aldım. Teyzem de ayaklarımın üzerine oturdu…

Oturdu ama ne oturma! Uyuduğum yerden Teyzemin külodunu görmeyi vazgeçin, külodundan emin olan amının yarığına kadar ve külodun kenarlarından taşan amının kıllarına kadar net bir biçimde görebiliyordum. Teyzemin o kocaman ve yumuşacık götü de, eteğine ve çoraplarıma karşın ayaklarımı ateş gibi yakıyordu. Ben Mekik sürüklemeye başladım, ama her Mekikte Teyzem ayaklarımdan kayıyor ve düşmemek için baldırlarımdan tutunuyordu. Birkaç Mekikten sonra Teyzemin elleri kayarak taa Boxerimin paçasına kadar gelmiş, Teyzem sanki sikimi yalayacakmış gibi bir pozisyonda duruyordu. Bu arada sikim taş gibi olmuştu ve ben Mekik sürüklerken sanki Teyzemi siktiğimi hayal ediyordum. Teyzemin eli yanlışlıkla sikime dokununca, elimde olmadan Boxerime boşaldım. Döllerim sanki hiç bitmeyecek gibi fışkırıyor, Boxerimin önünü kocaman bir kir halinde nemlendirdiği yetmiyormuş gibi, o ıslanan yerden süzülüp Teyzemin eline dokunuyordu. Ben utancımdan kıpkırmızı olmuştum ve ne yapacağımı öğrenmiyordum…

Teyzem olgun bir kadındı, tebessümerek, “Bak şu senin yaramaza, hertarafını perişan etti, hadi kalk banyoya, arınalım!” dedi ve üstümden kalkarak elimden yakaladı, beni yerden kaldırdı. “Teyze yaa kusura bakma, isteyerek olmadı, valla elimde değildi!” diye özür diledim. Teyzem 18 yaşındaden tebessümerek, “Olabilir çocuğum, ufak bir kazaydı!” dedi ve benimle beraber banyoya geldi. “Hadi çıkar külodunu ver de devireyim, sen de deviren. Eniştenin külotlarından veririm, giyersin, sana olur herhalde!” dedi. Ben Teyzemin banyodan çıkmasını bekliyordum, ama Teyzem, “Eee hadi!” dedi. “Ama Teyze…” dedim. Teyzem de, “Oğlum ne utanıyorsun, minikken az mı yıkadım seni, az mı gördüm sikini taşağını!” dedi. “Teyze o küçükkendi!” dedim. Teyzem de, “Hadiii, uzatma çıkar! Hem bir bakayım, ne kadar gelişmiş!” dedi.

Sonunda Teyzemi ısrarlarını direnemedim ve Boxerimi çıkardım, verdim Teyzeme. Ama utandığımdan ellerimle sikimi taşağımı kapatıyordum. Teyzem Boxerimi çamaşır aygıtına attı ve “Hadi yıkansana ne bekliyorsun?” dedi. Düşündüm de, herzaman hayalini kurarak 31 sürüklediğim Teyzemin yanında neden sikime gizliyorum diye ve yıkanmaya başladım. Teyzem merakla sikime bakıyordu, tebessümerek, “Hmm, sen artık çocukluktan çıkmış, erkek olmuşsun! Doğru söyle Mahmut, demin Mekik sürüklerken boşalmana ben mi neden oldum?” dedi. Ben de artık ne olacaksa olsun diye düşünüp, “Evet Teyze, senin suratından oldu!” dedim. Teyzem, “Hmmm, demek öyle!” diyerek tebessümdü ve birden elini sabunlu sikime ve taşaklarıma atıp okşamaya başladı. Sikim natürel anında kalktı. Teyzem sikimi sıvazlamaya devam ederek, “Söyle bakiim, Teyzeni siktiğini düşünüp 31 sürüklediğin de oluyor mu?” dedi.

Teyzemin bunları söylerken tebessümmesinden cesaret alıp, “Evet Teyze, seni hayal ederek hergün 31 sürüklüyorum!” diye itiraf ettim. Bu arada sikim Teyzemin ellerinde yine gelişmiş ve taş gibi olmuştu. Teyzem duşun süzgecini alıp sikimi taşağımı duruladıktan sonra, sikimi ağzına alıp emmeye başladı. Ben natürel fazla dayanamdım ve Teyzemin ağzına patladım. Fakat Teyzem döllerimi yutarak, sikimi yalamaya devam etti, iliğimi kurutacak gibi emiyordu sikimi. Bir müddet yalamaya devam edince sikim Teyzemin azında yine sertleşmeye başladı. Teyzem sikimi 31 sürükletir gibi sıvazlayarak yine geliştirdi ve “Bak Mahmut, tam bunlar aramızda kalacak!” diye sıkı sıkı tembihledi ve soyunmaya başladı…

Az sonra Teyzem de benim gibi çırıl üryan kaldı ve yanıma küvete, duşun altına girdi. Teyzemin ıslak bedeni, hayalini kurduğumdan daha çekiciydi. Hemen ellerimi göğüslerine attım ve okşayarak öptüm bir müddet. Teyzem elimi yakalayıp kıllı amına götürdü, amını ellememi istiyordu. Ben zevkten gözlerimi yumup Teyzemin amını okşamaya, parmaklamaya başladım. Suyun altında olmamıza karşın Teyzemin amı ateş gibi yanıyordu. Sonra Teyzem ardı dönüp domalır gibi eğildi ve elimi yakalayıp busefer götüne götürdü. Ben artık iki elimle birden Teyzemin o kocaman götünü avuçluyor, götünün yanaklarını iyice yoğuruyordum. Teyzem azıcık daha eğildi ve Teyzemin amı arkaya kabak gibi çıktı. Teyzem elini arkaya atıp sikimi yakaldı ve sikimden tutarak beni arda çekti, sikimin başını amının deliğine yerleştirip, “Hadi yavaş yavaş sok Teyzenin amına!” dedi.

Sikimi yavaş yavaş, ama köküne kadar, Teyzemin amına soktum. Amının içi fırın gibiydi ve kaygandı. Sonra Teyzem kendini ağır ağır ileri geri oynatmaya başladı. Az sonra Teyzemin bu hareketlerine ben de eşlik ettim. Sonunda hayalini kurarak 31 sürüklediğim Teyzemin amını sikiyordum. Bu arada, evvelden hiç kimseyi sikmemiştim, Teyzem siktiğim ilk kadındı. 10-15 dakika Teyzemin amına gidip geldikten sonra, Teyzem, “Şimdi hızlan azıcık!” dedi. Ben de hızlandım, Teyzemin amına süratli süratli sokup çıkarıyordum. Teyzem inleyerek, “Süratli, daha süratli!” dedi. Ben artık son hız pompalıyordum. Az sonra Teyzemin bacakları titremeye başladığında, amının içi de daha çok kayganlaştı. Sanırım Teyzem Orgazm olmuştu. Ve bana da birşeyler oldu, ben de titremeye başladım. Dizlerimin bağı kesilmiş gibi seziyordum kendimi. Gözümün kapakları ağırlaştı birden ve Teyzeme yapışarak, soluk soluğa, amına boşalmaya başladım…

Bir müddet öyle Teyeme yapışkan kaldıktan sonra sikim küçülmeye başladı ve kendiliğinden Teyzemin amından pırttı, çıktı. Teyzem döndü ve öpüşmeye başladık. Teyzem tebessümerek, “Şimdi bütün bir erkek oldun!” dedi. Evet, bütün bir erkek olmuştum, ama ilk siktiğim kadın Teyzem olmuştu!

1010 toplam, 1 bugün

Maliye Müfettişleri Amımı Da Sorguladılar

Hikayeler Eylül 21, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhaba, ben Filiz. Büyük bir işletmenin muhasebesinde çalışıyorum. 46 yaşındayım ve konutluyum. Kocamla sıradan bir İlişki hayatımız var. 22 senelik konutluyuz. İlk başlarda her gece sikişirdik, zamanla aralar uzamaya başladı. Son zamanda artık iki ayda bir filan sikişmeye başladık. Ara uzadıkça ben de başka erkeklere bakmaya, onların beni nasıl becerdiğini hayal etmeye başladım. Tatmin olmak için Mastürbasyon yapmaya, amıma salatalık gibi şeyler sokmaya, daha sonra da kocamdan saklı aldığım vibratörle kendimi tatmin etmeye başladım. Ama hakikat yarağın yerini yakalamıyordu.

Bundan bir ay evvel firmayı sorgulamaya Maliyeden iki Müfettiş bey geldi. Birtanesi Ahmet bey 50 yaşlarında, öbürü İzzet Bey 35 gibiydi. İkisi de hafif göbekli, ama çok zariftiler. Gizeme benim dokümanlarıma gelmişti, istedikleri dokümanları getiriyordum. Ahmet bey bilgisayarda bir belge açmamı istedi. Yanına sandalyemi çektim, belgeyi açarken bacağım Ahmet beyin bacağına dokundu. Bu kısacık temastan dolayı içimi bir sıcak bastı ve elimde olmadan bacağımı bacağına değdirmeye devam ettim. Ahmet bey kısa bir an bana bakıp tebessümdü. Parfümünün kokusundan dolayı, Ahmet bey bana o an çok çekici geldi ki, resmen amım sulanmaya başladı. Utanmasam ve çekinmesem orda elimi amıma atıp Mastürbasyon yapabilirdim. O derece olmuştum başka bir deyişle. Ahmet bey de vaziyeti kavramış olmalıydı ki, işi yavaştan alıyordu. Sonunda mesai bitimine doğru, “Bugün bitmeyecek, yarın sabahtan devam ederiz!” deyip ayrıldılar. O gece konutta Ahmet beyi hayal ederek kendimi kezlerce tatmin ettim.

Ertesi sabah azıcık daha kısa eteğimi giydim gittim işe. Mesai başlar başlamaz 18 yaşındaden geldiler. Saat 11 ’e doğru benim defterlerimin analiz harekâtı bitti ve Ahmet beyle sohbete başladık. Saat 12 ’ye doğru müdürüm geldi ve benden müfettişleri yemeğe götürmemi, onun işi olduğu için gelemeyeceğini söyledi ve “Aman elinden geleni yap Filiz hanım, bugün öğleden sonra izinlisin!” dedi. Ben de, “Merak etmeyin müdür bey!” dedim ve biz çıktık. Ahmet bey arabayı kullanıyor, ben yanında, İzzet bey de arkada, iki koltuk arasından kafasını uzatmış Ahmet beye birşeyler anlatıyordu. Ben kemer bağlarken, zati kısa olan eteğim açılmış, yandaki yırtmacımdan külodum görünmüştü. Eteğimi azıcık düzenledim ama yinede Ahmet beyin ve İzzet beyin bakışlarının bacağıma odaklandığını sezebiliyordum…

Müdürümüzün rezervasyon yaptığı lüks lokantada yemeğimizi yerken, bana övgü etmeye başladılar. Ahmet bey bana, “Yemeğin yanında azıcık içki alırmıyız Filiz hanım?” diye sordu. Ben de, “Şarap içelim!” dedim. Bir şişe şarap bitti, ikinciyi söylediler. Başım hafif dönüyor, azıcık daha hafiflemiş ve gülüyordum. İkinci şişe şarap da bittiğinde artık birbirimize erotik fıkralar anlatıyor, hafiften birbirimizin eline kolunu değiyorduk. Ben hesabı istedim ve firmaya fatura etmelerini söyleyerek kalktık. Arabaya bindiğimizde benim eteğim iyice sıyrılmıştı ve artık düzenleme gereği sezmiyor, külodumun görünmesinden rahatsız olmuyordum. Yola çıktık, Ahmet bey bana, “Çok hoşsun Filiz hanım, bacakların çok sexy!” dedi. İzzet bey de arkadan saçımı okşuyor, saçlarımın mis gibi koktuğunu söylüyordu. Ahmet bey bacağımı okşarken, İzzet bey de boynumu öpmeye başladı. Amım sulanmış, artık ben de onları istiyordum…

Ahmet bey bana, “Otele gidelim mi Filiz hanım?” diye sorunca, gözlerine bakarak, “Evet!” dedim. Otele geldik. Otelin barında birer bardak daha şarap içtikten sonra Ahmet bey Resepsiyondan bir oda kiralayıp geldi ve İzzet beye, “Biz Filiz hanımla odaya çıkacağız, sen de azıcık sonra kazançsın!” dedi. İzzet bey de gülerek, “Tamam ağabey!” dedi. Biz odaya çıktık, Ahmet bey kapıyı kapatır kapatmaz dudağıma yapıştı ve çılgın gibi öpüşmeye başladık. Öpüşürken eteğimi yukarıya kaldırdı ve külodumun içine elini sokarak amımı okşamaya başladı. Zati amım ıslaktı, azıcık okşayınca kendimi yakalayamadım ve titreye titreye orgazm olup Ahmet beyin eline saldım amımın sularını. Bir dakika içerisinde ikimiz de çırıl üryandık. Ahmet beyin yarağı bayağı boydaydı, ağzıma aldım emmeye başladım. Bir anda 69 olduk ve Ahmet bey de götümü okşayarak amımı dillemeye başladı. Ben gözlerimi kapamış, amımın yalanmasının zevkini çıkarıyordum…

Derken bedenimde dolaşan bir çift el daha hissettim ve gözlerimi açtım. İzzet bey de gelmiş göğüslerimi okşuyordu. Bir müddet sonra Ahmet bey beni yatağa sırtüstü yatırıp bacak arama yerleşti ve yarağını amıma sokarak süratle sikmeye başladı. İzzet bey soyunduğunda gözlerim yuvalarından fırlayacaktı. O nasıl bir yaraktı öyle, kocaman! Yarağının kafası göbek deliğine dokunuyordu resmen ve bir okadar da kalın birşeydi. Kökünden yakalayıp, yalamam için ağzıma getirdi. Ağzıma almak istiyordum fakat başı ağzıma güç giriyor, boğulacakmış gibi oluyordum. Ağzımdaki kocaman yarağa odaklanmışken, beni siken Ahmet beyin bana yüklenerek içime boşalmaya başladığını farkettim. Kalçalarımdan yakalayıp beni kendine sürüklemiş, yarağını taşağına kadar amıma geçirmiş ve kesik kesik fışkırarak boşalıyordu içime. Boşalması bitince içimden çıktı ve “Hadi İzzet, yolu açtım, rahat sokarsın artık!” diyerek kalktı…

İzzet beyle yer değiştirdiler ve Ahmet bey hali hazırda ucundan bir iki damla döl gelen yarağını ağzıma verdi. İzzet bey ise bacaklarımı iyice ayırarak üstüme çıktı ve o koca yarağını amıma dayayıp yüklenmeye başladı. Yarak amımı yırtarcasına içime girerken, içimde fırtınalar kopuyor, gözümde şimşekler çakıyor, başım dönüyor, acı ve zevki aynı anda yaşıyordum. İzzet beyin o koca yarağı amımı yara yara sonunda dibime dayandığında ortadan ikiye yarılıyorum sandım. Öyle ki, içimde kımıldamasın diye bacaklarımı beline doladım ve sımsıkı yapıştım İzzet beye. Buna karşın içimde kol gibi yarağını oynatıyor ve hafif hafif sokup çıkarıyordu. Bir müddet böyle içimde oynattıktan sonra bacaklarımı omzuna aldı ve kanırta kanırta girip çıkmaya başladı. Yarağını başına kadar sürüklüyor, sonra süratle tekerrür sokuyordu. 15 dakika kadar siktikten sonra resmen amım anlaşmış, hiçbir şey sezmiyordum. Sonunda İzzet bey böğürerek içime boşalmaya başladı…

İzzet bey o kol gibi yarağını amımdan çıkardığında, amım mağra gibi açılmış, bacaklarımı kapatamıyordum. Ahmet bey de ağzıma boşaldı ve “Sorgulama zaferli geçti yavrum, harika sikişiyorsun! Birdahaki teftişde de arkanı sorgulayacağız!” dedi. Sonra Ahmet beyle beraber banyoya girip yıkandık. Banyodan çıktığımızda İzzet bey odada yoktu duş almadan giyinip alta inmiş otomobilde bekliyordu. Beni bir taksiye bindirdiler ve konuta gönderdiler. Şimdi önümüzdeki sorgulamayı iple sürüklüyorum ve ilk kez götten vereceğim için çok coşkuluyum!

728 toplam, 1 bugün

Alıcı Memnuniyeti Herşeyden Ehemmiyetlidir

Hikayeler Eylül 20, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Herkese Merhaba dostlar. Ben Cem, 1.76 boyunda, 73 kiloda, yakışıklı bir erkeğim. Büyük bir Beyazeşya mağazasında alıcı temsilcisi ve ulusla ilişkiler uzmanı olarak çalışmaktayım. Sattığımız her mülkün gidişatını hakimiyet ederiz, alıcı aldığı mülkten ne kadar memnun diye bazen telefonla, bazen de gerekirse konutlara gideriz, anket doldurup, alıcı memnuniyet seviyesini tanımlarız. Bir gün mağazaya yaşlı bir çift geldi ve 18 yaşında aldıkları çamaşır cihazından memnun olmadıklarını ifade ettiler. Kayıtlarıma baktım, ürün satışından sonra ilgilenilmiş ve ürün hakkında pozitif geribildirim alınmış. Gidişat böyle olunca dolaysız konuta gidip ürünşan performansını yerinde görmek istedim.

Kapıyı çok hoş bir bayan açtı, Yeliz hanım. Kendisine gidişatı açıklama ettim. O da, “Evet memnun değiliz!” dedi. Ürünü çalıştırmak istedim. “Tamam, yıkanacak birkaç birşeyler var!” dedi ve gitti içerden çamaşırlarını getirdi. Çamaşırları aygıta koyarken, beni çileden çıkarırcasına, direnmiş tangalarını, sütyenlerini, kendine ait ne varsa gözümün önünde katlarını açarak, sanki özellikle bana gösterircesine aygıta attı. Benim yarak şahlandı tabi, görmesini istemediğim için elimle filan kapatmaya uğraşıyordum. Çok Abaza ve fantazi dolu bir bayan olduğu iç çamaşırlarından emindi. Ayrıca kendine bakan ve sexy bir bayandı. Cihazı çalıştırıp neticeyi beklerken salona geçtik. Çay demlemiş, içmem için ısrar edince kıramadım. Ama o sexy iç çamaşırları usuma geldikçe benim yarak yerinden fırlayacak gibi oluyordu. Neyse çayları getirdi ve benim karşıma oturdu. Üzerinde askılı, dizlerine kadar gelen bir giysi vardı, karşımda bacak bacak üstüne atmış çayını yudumluyordu…

Sohbete başladık. Havadan sudan derken muhabbeti ilerlettik. Yaşının 25 olduğunu, kocasının askerde olduğunu bildim. Kocası askerden gelene kadar kayınbabası ve kayınvalidesiyle aynı konutta kalıyormuş. Kocasının mühendis olduğundan ve askerliğinin bitmesine 6 ay kaldığından, kocasızlığın güçlüklerinden bahsediyordu. Sohbet ilerledikçe Yeliz bana frikik vermeye başladı, giysisi yukarıya sıyrılmıştı, fakat sanki özellikle kapatmıyor gibiydi. Konuşurken elimde olmadan, Yelizin o düzgün, pürüzsüz bembeyaz bacaklarına gözüm takılıyordu kesintisiz. Çok hafiften altındaki iç çamaşırını görüyordum, kıpkırmızı tanga çok sexy duruyordu. Benim çayım bitmişti. Yeliz, “Tazeleyeyim!” dedi ve kadehimi almak için önüme eğilip bana süper bir göğüs gösteri yaptı. Göğüsleri harika, kırmızı süt18 yaşından içinde nefis duruyorlardı. Benim gözler takılı kaldı natürel. O da göğüslerine baktığımın farkında olacak ki, bir müddet öyle kaldı ve “Ben çayı çok hoşlanırım, siz de çok hoşlanıyorsunuz sanırım, çok demledim, beraber içeriz, ben en iyisi demliği getireyim!” dedi.

Mutfağa gitti demliği aldı geldi ve tekerrür çay doldurdu. Yavaş yavaş doldururken sanki göğüslerini gözümün içine sokar gibi hareketleri beni çıldırtıyordu. Yarağıma artık dominant olamıyordum, iyice kalkmış, pantolondan fırlayacak gibi duruyordu. Yeliz de kesintisiz önüme bakarak tebessümüyordu. Kısa bir sessizlikten sonra suskunluğu Yeliz bozdu ve “Gittiğiniz konutlarda farklı farklı konuthanımlarıyla, esrarengiz gidişatlarla karşılaşıyorsunuzdur?” dedi. “Evet, haliyle. Geçen bir bayan kocasının cüzdanını pantolonunda unutup atmış aygıta…” dedim. “Yok, ona hedeflemedim, başka bir deyişle konuthanımları sizden etkileniyordur, veya sizin etkilendiğiniz hanımlar oluyordur demek istedim!” dedi. Ben de bunu fırsat öğrenip, “İnsan etkileniyor natürel ki, mesela öğreniyor musunuz, siz çok hoşsunuz, harika bir bayansınız, sizi görüp de etkilenmeyecek erkek düşünemiyorum!” dedim. Bundan çok beğenen Yeliz, “Gerçekten öylemiyim?” dedi. “Evet öylesiniz!” dedim.

Çayları yine tazeleyip bu sefer karşıma değil de yanıma oturdu. Artık sikimi saklamıyordum. Bacaklarımı ayırp, sikimi gere gere oturuyordum. Yelizin heyecanlandığını hissettim ve övgüye devam ettim, “Yeliz hanım fiziğiniz çok düzgün, mankenlere taş çıkarırsınız, aygıta çamaşırlarınızı koyarken sizin ne kadar sexy ve kendine bakmayı seven bir bayan olduğunuzu kavradım zati!” dedim. Yeliz artık benim yarağa odaklanmış gözünü alamıyordu, emin ki uzun vakittir sikilmiyordu. Ben de artık ona yanaşmanın zamanı geldiğini düşündüm. Gözlerimi gözlerine kilitleyip, usulca yanaşarak dudaklarına yapıştım. Çok hoş, nefis dudakları vardı ve ateş gibi yanıyordu. Yeliz de benim dudaklarımı bir öpüyor bir yalıyor, dilimi vantuz gibi emiyordu. Ben bu esnada fırsat buldukça, “Bebeğim süpersin, aşkım harikasın!” diyordum.

Bir müddet öpüştükten sonra Yeliz, “Bizimkiler emekli aylıklarını sürükleyecek ve Pazar yapacaklar, onlar gelmeden elimizi çabuk yakalayalım! Kaç aydır sikilmiyorum, amım şişti!” dedi. Ben çabuğa gelmem ama tamam dedim ve dudaklarını tekerrür öperek Yelizi oturduğumuz koltuğa yatırdım. Yeliz durmadan, “Hadi hadi!” diye seri ediyordu. Ne olursa olsun işimi seri yapmam, hele sex işini asla! Partnerimin zevki benim zevkimden ehemmiyetlidir. Yelizin ayaklarını öpmeye başladım. Öpüyordum, yalıyordum, ayak parmaklarını ağzıma alıp emiyordum. Yavaş yavaş ayak bileklerinden dizlerine geldiğimde Yeliz bundan büyük neşe alıyor, “Devam et aşkım, devam et kocacığım, yala tamamla beni!” diye inliyordu. Azıcık daha yukarıya çıkıp, emerek öperek yalayarak Yelizin o nefis bacaklarının neşesine varıyordum. Gerçekten harika bacakları vardı.

Sonra kafamı kıyafetinin altına sokup, kalçalarını ellerimle yoğurarak ve bacaklarınının iç kısımlarını öperek yalayarak yukarıya çıktım. Kafam artık yelizin amındaydı, o sexy şeffaf tangasının içinde amı mucizevi hoş görünüyordu. Tangasını çıkarmadan amını yalıyordum, Yeliz de kafamı amına bastırıyor, sanki delirmiş gibi, “Hadi devam et, sik onu, o senin, yar amımı!” diyordu. Ben tangasının üzerinden epeyce yaladıktan sonra Yelizin amı vıcık vıcık olmuş, ıslak amı harika kokuyordu. Tangasını dişlerimin arasına sıkıştırarak yavaş yavaş geriye doğru çekilmeye başladım. Benimle beraber kıpkırmızı sexy tangası daamından sıyrılıp ayaklarına doğru geliyordu. Yelizin soluk alışları süratlenmişti, soluğundan ne kadar isterik olduğunu kavrıyordum, kesintisiz beni tahrik eden laflar söylüyordu, “Hadi aşkım, sik artık amımı, bekletme beni!” diyordu. Tangasını çıkardıktan sonra elime aldım ve kokusunu içime çektim. Yeliz bundan çok etkilenmişti, “Kocamda böyle fantaziler hiç olmaz, bacaklarımı ayırıp dolaysız sokar!” diyordu…

“Boşver kocanı şimdi, ben senin kocana benzemem!” diyerek, tekerrür bacaklarını yalaya yalaya amına eriştim. Nefis kokan, harika amdudakları olan, süper bir am vardı karşımda. Amının traşını 18 yaşında yapmış veamının üzerindeki kıllarla üçgen yapmış vazgeçmiş. Kaymak gibi amını bir müddet araştırıp kokladıktan sonra, “Harikasın aşkım, muhteşem amın var, bütün sikime layik!” dedim. Amını bir müddet yaladım ve akan amının sularını emdim, 10 dakika filan dilimle amını Amını götünü deldim. Supsulu olmuştu amı. Yeliz kafamı amına bastırıp, “Siiiiik hadiii aşşşkımmm, dayanamıyorum, bittim!” demesi beni daha da çıldırtıyordu. Daha sonra yukarıya kayarak tekerrür Yelizin dudaklarına yapıştım. Dudakları daha da tutuşmuş, dudaklarımı gıda gibi emiyordu. Boğazını boynunu öpüyordum, kulak memelerini öpüyordum. Kulağına, “Sexy bebeğim, çok hoşsun, Abaza bebişim, süpersin sen!” diyordum. Bunları kocasından hiç duymayan Yelizin çok güzeline gidiyordu ve o da bana, “Ye beni sikicim, erkeğim!” diye karşılık veriyordu…

Boğazından alt doğru öpe öpe indim. Artık kıyafetinin üzerinden göğüslerini okşuyor, hamur gibi yoğuruyordum göğüslerini. Göğüsuçları ben elledikçe taş gibi oluyordu. Askılı giysinin bir kolunu indirdiğimde, kırmızı süt18 yaşında ve içindeki bombalar gözükmeye başladı. Bana çay koyarken hayal ettiğim göğüsler artık elimdeydi. Öteki askısını da indirdim ve göğüslerine yapıştım. Göğüsleri süt18 yaşından içinden taşacak gibi duruyorlardı. İkisini de hayli yoğurup elledikten sonra süt18 yaşındani çıkardım. Yelizin aldığı zevki anlatamam, soluğu kesilecek gibi inliyordu resmen altımda. Süt18 yaşındani de suratıma götürüp kokladım, içime çektim kokusunu. Göğüslerinin ucunda dilimle daireler çiziyor, hafif hafif ısırıyordum. Göğüslerini birbirine yanaştırıp emiyordum, yalıyordum, göğüs arasını kokluyordum. Nefis kokuyordu Yelizimin deriyi, nefisssss! Bebekler gibi! Göğüslerini hayli yalayıp yedikten sonra alta indim. Göbeğinin çevresinde dilimle daireler çizdikten sonra amını son bir defa yalayıp ayağa kalktım. Artık Yeliz sikilecek kıvama gelmişti. Yeliz de sanki ilk kere sikilecek bakire bir kız gibi coşkuluydu…

Ben üzerimdekileri soyunurken, Yeliz sabırsızca, “Hadi erkeğim, çabuk ol, bizimkiler gelmeden sik beni, sike hasret amıma sok artık!” diyordu. Ben de, “Merak etme aşkım, yaracağım amını, seni yarrağa doyuracağım!” diyerek külodumu çıkardım ve füze gibi olmuş yarağımı Yelizin suratına uzatarak yalamasını söyledim. Yeliz yalamak istemedi, daha evvel kocasının sikini hiç yalamadığını söyledi. “Hadi aşkım, yala da rahat girsin sexy bebeğim!” diye ısrar ettim. Yeliz yarağımın ucunu dilini hafiften değdirerek yalamaya başladı. Yaladıkça zevkini ve tadını aldıyordu. Derken azıcık daha ağzının içine sokmaya başladı, ama daha evvel hiç yalamadığı için acemi gibi yalıyordu. Ben bu arada zevkten uçuyordum ve “Mmmhhhh harikasın, çok iyi yapıyorsun Abaza fahişem, işte öyle em yarağımı aşkım, sexy Manitam!” diye gaza getiriyordum. Nihayet yarak yalamanın tadına bütün varan Yeliz artık vazgeçmiyor, şeker emen çocuklar gibi emiyordu sikimi. Tükürükleriyle sikimi vıcık cıvık yapmış, çıldırtmıştı beni Abaza fahişem. Ağzından güç kurtardığım sikimle suratına yanaklarına şap şap vuruyordum…

Yeliz birden kaba bir kedi gibi taşaklarıma tırnaklarını geçirip, “Hadi diyorum sana! Çıldırtma beni de sikamımı! Dayanamıyorum, o sikini içimde sezmek istiyorum! Dibine kadar geçir artık!” dedi. “Tamam tamam, vazgeç taşaklarımı!” diyerek yandaki koltuğun minderini aldım ve Yelizin belinin altına koydum. Bacaklarını da yanlara ayırınca, o kıllarla biçim yapılmış yarağa susamış amı artık kabak gibi açılmıştı. Yaklaşıp sikimi amının üzerine getirdiğimde yelizin soluk alışları artık daha apaçıklaşmış, burnundan soluyor gibiydi. Bacaklarını omzuma aldım ve sikimi amının üzerini dolaştırıyordum, amının kenarlarına, amının üzerindeki üçgen biçimli kıllara sürüyor, geri sürüklüyordum. Sikimle amının dudaklarına şap şap vuruyor, elimle amını şamarlıyordum. Yeliz iyice kudurmuş ve ağlayacak gidişata gelmişti, “Aşkım sok artık ne olur, yoksa haykıracağım ve apartmanı başımıza toplayacağım şimdi!” diye dileniyordu. O kadar azmıştı ki, yapar mı yapardı valla…

Sikimi amının ağzına yerleştirip hepsini birden dibine kadar köklememle beraber, Yelizden de, “Ohhhh!” diye bir inleme geldi. Gözlerini kapatmış, “Siikkk beni aşkkıııımmm!” diye inliyordu. Tadına vara vara sikimi başına kadar sürükleyip sonra yine köklüyordum. Üç dört kere kökledikten sonra Yeliz kasılarak titremeye ve orgazm olmaya başladı. Tırnaklarını sırtıma geçirip beni kendine sürüklüyor ve “Durma durma, devam et erkeğim, süratli sik, daha süratli sok sikicim!” diyordu. Bu laflar beni daha da iştahlandırdı ve amına bastıkca basıyor, soktukça sokuyordum. Yelizin amı fırın gibi sıcaktı ve sanki sikimi içine alıp hiç vermeyecek gibi anlıyordu sikimi. Bir müddet daha Ayy Amann Off ’lar eşliğinde Git-Gel yaptıktan sonra Yeliz, “Aşkım boşalıyorummm, hadi sen de gel, boşal içime!” dedi. Ben zati boşalmamak için kendimi güç yakalıyordum, Yeliz öyle deyince kendime vazgeçtim ve ikimiz aynı anda böğürerek iliklerimize kadar boşaldık…

Yelizin, “Bizimkiler her an gelebilir!” telaşından dolayı sokuş sonrası sigaralarımızı içmeden ve duş dahi almadan giyindik. Ben Yelizi son bir defa öperek, “Aşkım sana doyamadım!” dedim. O da, “Ben de doymadım erkeğim, sonra konut müsait olunca ben seni ararım aşkım!” dedi. Cep telefonumun numarasını vererek ayrıldım ordan. Bir hafta süresince geceleri yalnızca SMS ’leştik, beni düşünerek amını parmaklıyor ve masturbasyon yapıyormuş. Kayınbabası ve kayınvalidesinin birdahaki pazara gittiğinde beni konuta çağırdı. Bu sefer Yelizi hiç sikilmediği o hoş götünden de Amını götünü deldim. Anlayacağınız alıcı memnuniyeti kesinlike bitirildi :

Neticede sex bir sanattır ve her sanatın ustaları, duayenleri vardır…

629 toplam, 0 bugün

Çipkilikte Kuzenime Karım Kendini Siktirdi

Hikayeler Eylül 20, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhabalar sex hikaye okuyucuları. Yaz tatilinde, genelde yaptığığımız gibi, karım ve iki çocuğumla Türkiye ’ye gittik. Önce Antalya ’da Lüx bir Hotelde, bir hafta çok güzel bir tatil yaptıktan sonra, geri kalan iznimizi (Ramazan Bayramına da denk geldiğinden) aile büyüklerimin yanında geçirmek için köye gitmiştik. Balıkesirde oturan kuzenim Mesut da karısı ve çocuklarıyla birlikte gelmişti köye. Bayramın son günü olan Pazar günü, karımla çevre illere gezmeye gitmeye karar vermiştik. Çocukları anne babamın yanına bırakacaktık, zaten onlar da bunu çok istiyordu. Hotelde çocuklarla aynı odada kalmış olduğumuzdan dolayı, karımla bir hafta sikişememiştik. Karım hoşuna giden Hotel personeliyle ve müşterilerden bir iki tanesiyle flört etmiş, fakat koşullar pek müsait olmadığından işi sikişmeye vardıramamıştı. Yani kısaca karım epeydir sikişemediğinden kuduruyordu. (Daha önceki Karımın Lolita Garsonum ile Ateşli Saatleriisimli hikayemi okuyanlar, karımın başka bir erkekle sikişmesine izin verdiğimi bilirler).

Cumartesi günü karım, “İstersen kuzenin Mesut ’a söyle de, onlar da çocuklarını bıraksın, gezmeye beraber gidelim.” dedi. Emindim ki karım Mesuttan çok hoşlanıyor ve kendini ona siktirmek için fırsat arıyordu. Kuzenim Mesut, 1.80 boylarında, atletik yapılı ve yakışıklı bir erkektir. Ben karımın bu teklifini hemen Mesuta aktardım, ama Mesut pazar günü izninin son günü olduğunu ve ogün ırmakta balık tutacağını ve ertesi gün de Balıkesire döneceklerini söyleyerek teklifimizi kabul etmedi. Ben de, “Sen bilirsin kuzen!” dedim ve konu kapandı. Durum böyle olunca Pazar günü karımla yalnız gitmeye karar verdik…

Pazar günü kahvaltımızı yaptık, yola çıkacaktık, ama hafif yağmur yağıyordu. Karıma, “İstersen yarın gidelim, yağmur yağıyor, günümüz rezil olmasın.” dediysem de, karım, “Yağarsa yağsın, biz de bir Hotelde kalır, ertesi gün gezeriz, hem baş başa kalırız!” dedi ve arabaya atladık yola çıktık. Köyün çıkışında, komşu köy ile bizim köyün ortasından geçen ırmağın köprüsüne gelene kadar, karım, “Keşke Mesutlar da gelseydi…” deyip durdu. Ben de, “Mesuta kendini siktirmeyi kafayı taktın galiba!” dedim. Karım da, “Onun gibi bir erkeğe siktirmeyi hangi kadın istemez ki! Yoksa kuzeninle sikişmek istiyorum diye kıskandın mı?” dedi. “Saçmalıyorsun karıcığım, kıskansaydım bundan önce başkasıyla sikişmene izin vermezdim. Beni tek düşündüren konu, Mesut istemezse rezil olursun!” dedim. Karım da, “Sen orasını bana bırak! İstemesini ben sağlarım!” dedi. Ben de, “Peki nasıl olacak, bizimle gelmiyorlar ki?” dedim. Karım hemen, “Mesutu ara bakalım, ırmaktaysa yanına gidelim, ben orda onu baştan çıkarırp kendimi siktiririm!” dedi.

Arabayı kenara çekip Mesutu aradım ve nerede olduğunu sordum. Mesut ta Çipklikte olduğunu ve tek olduğunu söyleyince, hemen geri dönüp ırmağı takip ederek Çipkilik denen mevkiye doğru sürdüm. Bu arada da karımla planımızı yapmıştık, biraz sohbet falan ettikten sonra karım Mesuttan kendisine balık tutmayı öğretmesini isteyecek, ben de buraları senelerdir görmediğimi, onlar balık tutarken etrafı şöyle bir gezmek amacıyla yanlarından uzaklaşıp kuytu bir yerde gizlenip, onları dikizleyecektim…

Sonunda Çipkiliğe varmıştık. Arabayı yolun kenarına park edip, kalan kısmı ırmak kenarından yürüyerek Mesutun yanına doğru gittik. Yaklaşırken Mesutun üzerinde sadece kısa bir şort ile ırmak içerisinde balık tuttuğunu görünce, karım bana, “Tam istediğim gibi! Mesuta hemde ırmağın içinde vereceğim!” dedi. Merhaba verip yanına vardık ve konuşmaya başladık. Mesut üstünde sadece şort olduğu için, “Kusura bakmayın, hafif yağmur yağıyordu, elbiselerim ıslanmasın diye bu durumdayım, ama sizin için mahsuru varsa üstümü giyeyim hemen!” dedi. Karım hemen lafa girerek, “Ya Mesut Yabancı Uyruklumıyız, ne mahsuru olabilir? Hem hiç mi şortlu erkek görmedik sanki, Antalya ’da deniz kenarında millet nerdeyse sikini taşağını sallaya sallaya gezecek! Bak keyfine!” dedi. Karımın bu lafı Mesutun üzerinde bir şok etkisi yaratsa da, sonraki konuşmalarına birazda cesaret verdi sanırım, çünkü cok rahat davranıp sözünü esirgemeden konuşmaya başlamıştı ve heralde ben ordan ayrılır ayrılmaz karımdan önce Mesut atağa geçer diye düşünmeye başlamıştım.

Ben karımla ırmak kenarında bir ağacın altında oturmuş, Mesut ırmağın içinde, yaklaşık 15-20 dakika lafladıkdan sonra, karım Mesuta, “Ben de balık tutmak istiyorum, yanına gelsem bana da öğretirmisin?” diye sordu. Mesut ta, “Benim için farketmez, ama suya nasıl gireceksin? İstiyorsan ben kenara geleyim.” dedi. Ama karım, “Yok gelme, ben eteğimi yukarı sıyırır girerim suya!” dedi ve eteğini diz kapağının bir hayli üstüne çekerek ve o muhteşem bacaklarını ortaya çıkararak girdi ırmağa. Tabi Mesut da kenara kadar gelip karımın elinden tutarak düşmemesini sağlıyordu. Irmağın ortasına kadar gittiler, fakat karım düşecekmişcesine arasıra Mesutun çıplak üstüne sarılıyordu. Bu şekilde balık tutmaya çalışıyorlar, fakat karımın bir eli nerdeyse Mesutun omuzlarından hiç düşmüyordu. Bir ara karım bana dönerek, Mesuta çaktırmadan elini yumruk yaparak bileğini yukarı aşağı salladı, diliyle dudaklarını yaladı. Mesutun ön tarafındaki kabarıklığı anlatmak istiyordu bana ve bu durum karımın çok hoşuna gitmişti. Mesutun önüne baktığımda, abartmıyorum, Mesutun kalkmış sikinin çok büyük olduğu, kenarda oturduğum 10 metre mesafeden bile belli oluyordu.

Biraz daha sohbetten sonra Mesut kalkık sikinden dolayı artık bana doğru dönemez hale gelmişti. Karım birden suyun içine düştü (kesin bilerek yaptı Orospu). Mesut hemen karımı sudan kaldırdı. Ama karımın ıslanan elbiselerle muhteşem bir görüntüsü vardı, çok ama çok sexy duruyordu. Mesut karıma, “Kenara götüreyim seni, ıslandın hasta olursun!” dedi. Karım da, “Yok yok, birşey olmaz, balık tutmak çok zevkliymiş, devam etmek istiyorum!” dedi ve bana dönerek, “Kocacığım üstümdekileri çıkarsam olur mu? Zaten plajda, denizde olsaydık sanki Mesutun yanında Bikini ile olmayacakmıydım?” dedi. Ben de, “Tabi tabi, zaten Mesut da deniz kıyafeti ile!” dedim. Bunun üzerine karım hemen üstündeki ıslak elbiselerini çıkararak bana doğru attı ve üstünde çok İlişkii kırmızı renkli tangası ve süt18 yaşında ile kaldı. Karımın süt18 yaşında ve tangası da ıslandığı için, sertleşmiş göğüsuçları ve amının yarığı, kabarık am dudakları bariz ve sexy bir biçimde belli oluyordu. Bu arada Mesut iyice aptallaşmıştı, bir yandan bu manzaraya karşısında gözlerini karımdan alamıyor, bir yandan da olayın şokunu atlatmaya çalışıyordu…

Karım ve ben ise çok rahattık. Karım sonunda bana gözüyle ve başıyla gitmem için işareti vermişti. Ben de karıma, “Ya siz balık tutmanıza ve eğlenmenize devam edin, ben senelerdir buralara gelmiyorum, şöyle çocukluğumun geçtiği yerleri ve efrafı iyice bir gezeyim, iki saate kadar gelirim!” dedim ve Mesuta da gülerek, “Karıma sahip çık Kuzen, onu balıklara yem yapma sakin :)” dedim ve yanlarından ayrıldım. 20-25 metre uzaklaştıktan sonra çalıların arkasına gizlenip onları rahatlıkla görebileceğim bir yer buldum ve onları izlemeye başladım. Aralarında konuşmaya başlamışlardı ki, karım hiç vakit kaybetmeden birden elini Mesutun sikine attı. Mesut iyice şok olmuştu. Karım ise bir eliyle Mesutun sikini ovuşturuken, diğer eli ile de Mesutun saçlarını okşayarak onu dudaklarından öpmeye başladı. Bu şok Mesutta 2-3 dakika sürdükten sonra, o da karımı belinden tutup iyice kendine çekerek karımın dudaklarını emmeye, göğüslerini ve götünü okşamaya başlamıştı…

5 dakika kadar öpüştükten sonra karım Mesutun önünde eğilerek yavaşça şortunu aşağı sıyırdı. Kuzenimin kocaman siki anında yaydan kurtulmuş gibi göbeğine yapıştı. Karım yaşamıştı, o kadar mesafeden bana bile Mesutun siki 20 cm ’den büyük görünüyordu. Karım büyük yarak hastasıdır, hemen kuzenimin sikine yumuldu ve yalamaya başladı. Sanki bir haftadır yarak görmemenin ve yiyememenin acısını çıkarırcasına yalıyordu, emiyor adeta kemiriyordu. Karım Mesutun yarağını 15 dakika kadar yaladıktan sonra, Mesut karımı omuzlarından tutarak kaldırdı ve kendisi karımın önünde çöktü ve tangasını hafif indirerek bu sefer Mesut büyük bir iştahla karımın amını yalıyordu. O kadar ustalıkla yaladığı belli oluyordu, ki karım kendinden geçmiş, inlemeye başlamıştı. Mesut ta 10 dakikaya yakın karımın amını yaladıkdan sonra, karım onu kaldırıp biraz öpüştükten sonra, tangasını dizlerine kadar aşağıya sıyırıp Mesutun önüne domaldı. Mesut o kalın ve büyük sikini eline almış karımın amının dudaklarına değdirip çekiyordu, karım ise Mesutun sikini biran önce amına almak için sabırsızlanıp, biran önce soksun diye kalçalarını arkaya, Mesutun önüne veriyordu…

Mesut sonunda öyle bir hızla karımın amına soktu ki, karımdan çıkan sesi duyunca iyi ki Çipkilikteyiz diye şükrettim. Çipkilik öyle ıssız bir yer ki, itin öldüğü yer, 40 yılda bir iki kişi anca uğrar, yoksa yakalanacağımız kesin olurdu. Neyse, sonunda karım muradına ermişti ve çok beğendiği ve kendisini siktirmek istediği kuzenim Mesutun sikini içinde gezdiriyordu. Mesut da yani ömründe hiç am sikmemiş gibi sikiyordu önünde domalmış karımın üzerine kapaklanarak. Karımın inlemelerinden ve hareketlerinden Orgazm olduğu belli oluyordu, ama yinede sikmeye devam etmesi için ellerini arkaya atmış, Mesutu kendine çekiştiriyordu. Bu sikiş 10 dakika falan sürmüştü, ikisi de birden doğrulunca, ben Mesutun karımın amına boşaldığını sandım. Fakat yanılmışım, karım tangasını tamamen çıkarıp elinde tutarak, ellerini Mesutun omuzuna doladı, sonra bacaklarını da beline dolayarak Mesutun sikini amına yerleştirdi. Artık hem öpüşüyorlar, hemde karımın en çok sevdiği pozisyonda sikişiyorlardı…

Bu şekilde Mesut karımı bir 10 dakika kadar daha siktikten sonra, ikisinin de çıkardıkları sesler yükseldi ve aynı anda boşaldılar. Karım çok mutluydu, çok istediği bir adam ile, istediği gibi büyük ve kalın yarak ile ve istediği gibi kucakta sikilmenin verdiği mutlulukla yüzü gülüyordu. Sikişmeleri bittiği halde bir türlü öpüşmeyi bırakmadıkları gibi, Mesut ta sikini karımın amından çıkarmıyordu. Bu şekil 5-6 dakika kadar öpüştükten sonra Mesutta bir kıpırdama oldu ve karımı o pozisyonda tekrar sikmeye başladı. Ve ben inanamıyordum, bu kadar kısa bir sürede Mesutun siki tekrar nasıl sertleşip karımı sikmeye başlamıştı. Bunu, yani boşaldıktan sonra amından çıkarmadan ikinci kez sikmeyi, karım ile sikişmelerimizde ben de bazen yapıyordum, ama rahat bir 20 dakikaya yakın karımın amında sikimi kaldırmaya uğraşırdım. Bu tarz sikişi karım çok sever ve “Bir erkek bir sefer soktu mu amdan çıkmadan iki defa boşalması lazım!” der dururdu. Mesutla sikişirken bu olay çok daha kısa bir sürede olmuş, karım ikinciye ve çok daha sert bir şekilde sikiliyordu…

Mesutun karımı ikinciye sikmesi bu sefer yarım saate yakın sürmüştü ve ben de bu arada gizlendiğim yerde onları izlerken 31 çekerek iki kez boşalmıştım. Onlar ırmağın içinde, ben gizlendiğim yerde, hepimiz de çok mutlu olmuştuk. Biraz daha öpüştüler ve karım tangasını giydi, Mesut da şortunu çekti ve aralarında biraz mesafe bırakarak tekrar balık tutmaya devam ettiler. Ben de 10 dakika kadar bekledikten sonra, ıslık çalarak yanlarına doğru yaklaştım. Bu sefer Mesut çok daha rahat davranıp konuşuyordu. Onlara Merhaba verip, “Ben yokken karımı balıklara ısırtmadın demi Mesut?” diye takıldım. Mesut da, “Valla balıklar buldu yengem gibi güzel bir kadını, her yerini ısırmak istediler ama ben müsade etmedim 🙂 Çok çanslısın kuzen, karın çok güzel bir kadın! Dua et ki ben Yabancı Uyruklu değilim, yoksa bu kadar güzel ve sexy bir kadını bir başkası ile bu şekil yalnız bıraksaydın, döndüğünde karını burada bulamazdın!” dedi. Ben de gülerek, “Tabiki sen Yabancı Uyruklu olmadığın ve sana güvendiğim için bıraktım, yoksa Çipkilikte bu kıyafetle kendi karımı ben bile bulsam, kendimi tutamazdım :)” dedim, gülüştük…

Yarım saat daha durduktan sonra arabadan karıma kuru elbiseler getirdim ve vedalaşıp Mesutun yanından ayrıldık. Arabayla yola çıkınca, karım benim yaptığım bu kıyağın karşılığı olarak beni ödüllendireceğini söyleyerek, ben araba kullanırken sikimi ağzına alıp emerek boşalttı ve “Bunu ödülün bir avansı olarak gör, asıl ödülün Mesutun karısını sana siktirmem olacak!” dedi. Bunun nasıl olacağını sorduğumda, karım, “Mesut birdahaki tatilde illaki Balıkesire gitmemizi ve beni tekrar tekrar sikmek istediğini söyledi. Yani birdaki tatilde Balıkesire gidersek, ben Mesutla sikişirken, Mesutun beni siktiğini senin bildiğini söyleyip, onun da sana karısını siktirmesini isteyeceğim! Beni sikmeye doyamamış ve beni birdaha sikebilmek için herşeyi yapmaya hazır olduğunu söyledi! Sen yeter ki birdahaki sefer Balıkesire gitmeyi kabul et, gerisini ben hallederim!” dedi.

Tatilimiz bitti Avusturyaya döndük. Karım halen her sikişmemizde kuzenim Mesutun sikinden ve sikişinden bahsedip duruyor ve birdahaki tatili ve Mesutun yarağını tekrar yiyeceği günü iple çekiyor. Mesut da olur derse birdahaki sefere Balıkesirde grupsex var. Karımın ikna etme yeteneğine güveniyorum, yani Mesut (karımı) sike sike kabul edecek!

786 toplam, 0 bugün

Haceri ’mi Sikmeye Günübirliğine Türkiye ’ye Gittim

Hikayeler Eylül 20, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Ben burada Gurbette, Hacer ’im Memlekette, hasrettik birbirimize. Çok da özlemiştik birbirimizi. Hacer orada, ben burada düz duvarlara tırmanıyorduk. Birbirimizle görüşürken dahi boşalıyorduk, değil değmek, sesimiz dahi yetiyordu azmamıza. Dayanılmaz hal almıştı hasretlik. Hacer ’imi görmem, ona değmem gerekliydi. Hacer ’im de aynı vaziyette diye düşünüyordum. Aman ne olursa olsun! deyip, Hacer ’ime sürpriz yapmaya karar verdim. Günübirliğine Türkiye ’ye gidecektim.

Uçakta hayaller kuruyordum, tasarılar yapıyordum, nasıl yapsam da Hacer ’imi doruklara eriştirsem diye. Biliyordum, karşılaştığımızda düşündüklerimin hiçbirini asıllaştıramazdım. İlişki ’in, hele azmış iki bireyin, hemde hasret olunca, rotası, tasarıyı, düşünülmüşü olmaz. Havaalanına iner inmez aramayı düşündüm, ama bıraktım, sürpriz yapmak çok daha cümbüşlü olacaktı. Direk ona gitmek, çat kapı yapmak çok iyi gelecekti Hacer ’ime, buna emindim. Kapının önüne gelince, elim ayağım kesilmiş, yarağım taş gibi olmuştu, coşkum doruktaydı. Coşkudan terleyen titreyen ellerimle zili çaldım. Çok beklemeden kapı açıldı. Hacer ’im beni beklemediğinden, çok sıradan konut giysisiyle kapıyı açtı. Hoş dudaklarından, “Aaa Aaaaaaaaaaa!” sesi yükseldi ve ben o dudakları dudaklarımla kapadım. Benzin gibi birden parlamıştı herşey.

Hacer ’imin üzerindekileri bölmüştüm, onu andırıyorum, biranda üryan kaldı zira. Dudaklarından göbeğine, oradan amına inmiş, emiyordum, yalıyordum, çölde susuz kalmış Bedevi gibi. Hacerimin, “Aşkım, birtanem!” sesleri beni çıldırtıyordu, doymuyordum ıslaklığına. Amına neredeyse dilimin tamamını sokmuştum. Parmağımla da arkadaki minik kara deliğini keşfediyordum. Hacer ’imin sesi soluğu kesilmeye başlamıştı. Ben de patlamak üzereydim. Artık Hacer ’imin içine girmeliydim, onca yoldan ona tohum getirmiştim, ekmeliydim. Ama, zevkini, tadını çıkarta çıkarta, Hacer ’ime de zevkin en hoşunu yaşatmalıydım. Islak amından göbeğine, oradan da göğüslerine çıktım, aç Bebeler gibi emdim birbir uçlarını, pembeden koyu pembe oldu renkleri. Ağzıma tatlı tatlı akışkanlar gelmeye başladı. Bu beni dahada azdırdı, alttan benim yarak ritim yakalamaya başladı, tüm damarlarını hissediyordum.

Hacer ’imin dudaklarını dudaklarımla tutuklayıp, sıcacık, ıslak, ‘Hadi! ’ diyen amının ağzını da benim yarak öpmeye başladı. Katlanabilmek güçleşmişti, zati beni dinleyen yarağım da yoktu artık, usul usul içine giriyordu, her noktasını seziyordum, ateş gibi, kıpır kıpır ve ıslak Hacer ’im beni içine alıyordu. Kopmuştuk dünyadan, iniltiler, haykırmalar artık dinlenecek yükseklikteydi. Aman, bu zevke dinlenirse dinlensin! Hacer ’im boşaldı. Beni mest ediyordu onun boşalması, suratının pembeliği, yanaklarının kızarması, dudaklarının büzülmesi, dilinin dışarı çıkması. Hacer ’im birdaha doruklara çıkmaya başladı, “Hadi sen de, sen de boşal içime, hadi!” diye inlemeye başladı. Onca hasretliğe, bunca hoş an ’a, katlanma eforumun fazla olmayacağını öğreniyordum zati. Hacer ’im, “Boşal! Ben geldim! Sen de gel!” deyip dudaklarımı emmeye başlayınca, ben de vazgeçtim. Hacerimin amı emiyordu sanki yarağımı. Boşalmışlığın rahatlığıyla tekerrür tekerrür öptüm, sarıldım Hacer ’ime.

Hacerim kendine kazanç gelmez beni üzerinden itti. Daha, “Ne oluyor?” demeden, az evvel amına boşalmış, amının ve benim tohumlarımla ıslanmış yarağımı ağzına aldı. Hacer ’imin amı sıcaktı, ama ağzı da sıcaktı. Sanki özlemini anlatıyordu, dudaklarıyla, diliyle. Bazen dişleriyle yarağıma masaj yapıyor, bazen diliyle şeker gibi yalıyor, bazen gırtlağına kadar değdirip emiyordu. Zati dudakları değer dokunmaz taş gibi olmuştu yarağım. Sevincini çıkartıyordum Hacer ’imin yarağımla Dans ’ının. Ama hasretlik vardı. 18 yaşındaden damarlarım tık tık atmaya başlamıştı. Hacer ’im de burnundan soluyordu. İyice nemlendirip yarağımı, üzerime çıktı. Amının sıcaklığını dinleyeceğim diye neşelenirken, indi üzerimden, domaldı önüme. Bacaklarının arasından elini uzatıp, tık tık atan yarağımı tuttu, amına bir iki sürdü. Kaptan Hacer ’imdi, hangi rotadan gitmek isterse oradan gidebilirdi. Yarağımın başı pırıl pırıl olmuştu. Kalçalarının arasındaki minik kara deliğe yarağımın başını yasladı…

En beğendiğim pozisyonda, o muhteşem kalçalar gözümün önündeydi. Delirmiştim, düşünmeden katlanmıştım tüm eforumla. Daracıktı Haceri ’min göt deliği. Emin ki özlemişti, ama ağzından bir Ahhhh da çıkmadı değil, acımıştı belki de. O şekilli sırt, bardak kıvrımı bel, muhteşem kalçalar ve daracık, sıcacık götdeliği beni çıldırttı. Sabretmeye gerek yoktu, Hacerim de kasılıp hafifliyordu, sanki götüyle yarağıma masaj yapıyordu. Boşalmaya başladım! Hacerim de boşalıyordu. Yarağım sanki götü tarafından emiliyordu. Dizlerimizde derman kalmamıştı saldık kendimizi…

Hacerimi çok hoşlanıyorum, ona tapıyorum, sikmeye doyamıyorum! Ah birde aramızdaki uzaklık olmasa!

698 toplam, 0 bugün

Yengemi Amını götünü deldim, “Bu İlk Ve Son Olsun!” Dedi! 2. Kısım

Hikayeler Eylül 20, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Tekerrür Merhaba dostlar, daha evvel yengemi nasıl siktiğimi anlatmıştım. Yengemin, “Bu İlk ve Son Olsun!” dediği sikişmemizin ardından 15 gün geçmişti ki, yengem beni cepten aradı. Ağabeyimin birkaç güne kadar taburcu olacağını ve ağabeyim yokken benimle birkez daha sikişmek istediğini söyleyerek beni evine çağırdı. Ben de artık o işin olamayacağını söyledim. Yengem bana küfürler savurup, “Zoraki geleceksin!” deyince, telefonu suratına kapadım. Yengem birkaç kere daha aradı, ama ben telefonu açmadım…

Bu konuşmanın ardından 1 hafta filan geçmişti, konuttaydım, konut telefonu çaldı. Telefona karım baktı. Arayan ağabeyimdi. Azıcık konuştular. Hal hatırdan sonra, karım, ağabeyimin beni istediğini söyleyip, telefonu bana verdi. Ağabeyim bana, “Ulan hayırsız, neden gelmiyorsun?” diye sitem etti. “Kazancım ağabey, azıcık işlerim var…” filan dedim. Ağabeyim de, “Yarın akşam kesinlikle gel!” dedi. Ben, “Olur, tamam!” deyip telefonu kapadım, ama içime kurt düştü, acaba yengem ağabeyime birşey mi anlattı diye.

Sabah karıma, “Akşam abimlere uğrayacağım, geç kazancım, beni beklemeyin, siz yemeğinizi yeyin.” dedim çıktım. Akşam iş çıkışı abimlere gittim. Kapının ziline kararsızla bastım. Kapıyı yengem açtı. Üzerinde yakası sarih, boyu diz üstü, eteği pileli bol bir kıyafet vardı. “Oooo firari, sonunda geldin!” dedi. Ben ses çıkarmadım. Ağabeyim içerden seslendi, “Kim geldi?” diye. Yengem ağabeyime, “Özgür!” diye seslendikten sonra bana da suskunca, “Neredesin sen?” dedi. Yengeme yanıt vermeden ağabeyimin bulunduğu odaya yürüdüm. Ağabeyimle güzel beşten ve azıcık muhabbetten sonra kavradım ki yengem birşey anlatmamıştı. Yengem çay yapmış, benim gelmemi bekliyorlarmış. Ağabeyim yengeme çay getirmesini söyleyince, yengem kalkıp mutfağa giderken öyle kıvırarak gitti ki, sanki beni çıldırtmak istiyordu. İçim bir güzel oldu, kendimi frenlemeye çalışıyordum.

Yengem çayları getirdi, karşıma oturdu, ayağında çorap da yoktu. Biz ağabeyimle konuşuyorken yengem de bazende sohbete karışıp, gözlerimin içine bakıp davetkar tebessümüyordu. Çay faslı bittikten sonra yengem mutfağa kadehleri yıkamaya gitti. Bir süre sonra mutfaktan, “Özgür gelirmisin, meyva hazırlıyorum, şunu bir ver bana!” diye seslendi. “Geliyorum yenge.” dedim kalkıp mutfağa gittim. “Emret yenge, neyi istiyorsun?” diye sordum. Yengem, “Şunu istiyorum!” diyerek yarağıma elini attı. Suskunca, “Yenge yapma ne olur!” dedim. Yengem, “Sus ulan! Beni ilk sikerken öyle demiyordun ama!” dedi. Ben yanıt vermeden meyva tepsisini alarak mutfaktan çıkıp ağabeyimin yanına gittim, oturdum…

Az sonra yengem de yanımıza geldi ve ağabeyime, “Konutta birşey kalmadı, markete gitsem iyi olur, ama hava karardı, hemde tek getiremiyorum!” dedi. Ağabeyim de, “Özgürle gidin gelin işte!” dedi. Yengemin gözlerinin içi gülüyoru. Ağabeyime itiraz edemedim, “Olur gidelim!” dedim. Meyvaları yedikten sonra yengemle markete gitmek için konuttan çıktık. Marketle evin mesafesi 1 kilometre filandı. “Arabayla gidelim.” dedim. “Yok, hava hoş, yürüyelim!” dedi. Azıcık yürüdükten sonra yengem, “Eee, konuşsana!” dedi. “Ne konuşayım?” dedim. Yengem, “O gün memnun kalmadın mı benden?” dedi. Ben ses çıkarmadım. Yengem, “Bana bak! Ben nikahlı kocama götten siktirmedim sana siktirdim. Alıştırdın beni götten, o gün bu gündür de canım çok istiyor, bak şayet sen sikmezsen başkasına siktiririm, ona göre!” dedi. “Yenge yaa, söz vermedik mi, birdaha olmayacak diye?” dedim. “Laftan filan kavramam ben, canım sikilmek istiyor!” dedi.

Bu arada markete gelmiştik. Alışveriş otomobilini yengem aldı, sürüyor, hemde birşeyler alıp arabaya atıyordu. Ben arkadan gidiyordum. Tekerrür durup birşey alırken, suskunca, “Ne o? Niçin yanımda yürümüyorsun? Arkadan götüme mi bakıyorsun?” dedi. Yürümeye devam ettik. Gerçekten de yengemin götü çok hoştu, dikti ve çıktılıydı. Bazen etek götünün arasına giriyordu, elini düzenlerken bana bakıp tebessümüyordu. Benim yarrak ister istemez 18 yaşındaden ayaklanmaya başlamıştı. Alış veriş bitti marketten çıktık. Poşetlerin bir kısmı yengemde, bir kısmı da bende, yolda yürüyorduk, ama çok yavaş yürüyorduk. Yengem, “Eee, senin yarak ne alemde, götümü özledin mi, kalktı mı şu an?” dedi önüme bakarak. Ben 18 yaşındaden yanıt vermedim. Yengem, Var ya, şurada yolun ortasında yatırıp siksen yok demem valla! O kadar yanıyorum! Lan alıştırdın beni, bir daha da gelmedin!” dedi. “Söz vermiştik ya yenge!” dedim. “Lan sıçarım lafına, bu işin lafı mı olur?” dedi.

Birkaç adım daha yürüdük ve yengem park duvarını gösterek, “Şurada azıcık oturup dinlenelim.” dedi. Duvara yan yana oturduk. Yengem başladı, “Canım, beni bugün sikecekmisin?” diye sormaya. “Nasıl ocak ki yenge, ağabeyim konutta!” dedim. “Onu bana vazgeç!” dedi. “Nasıl olacak peki?” dedim. “Karşı komşumuz ailece yurt dışında, evin anahtarı da bende, anahtarı sana vereyim, bizden çıkınca, git oraya beni bekle!” dedi. Ben 18 yaşındaden ses çıkarmadım. Bu arada yengemlere geldik…

Azıcık daha sohbet ettik. Saat 23:30 olmuştu, ağabeyim de uzandığı yerde uyukluyordu. Yengem ağabeyime, “Kalk yatağa yat, Ögür Yabancı Uyruklu mı?” dedi. Ben de, “Yengem doğru söylüyor, kalk ağabey git yat, geç oldu, ben de gideyim artık.” dedim. Ağabeyim kalktı, bana, “İyi geceler!” dedikten sonra ilave etti, “Sıkça gel, bak yengenin de lüzumu oluyor sana!” dedi ve yatmaya gitti. Ben azıcık daha oturdum. Sonra yengem ağabeyime ilaçlarını götürdü içirdi. 10 dakika sonra ben de kalktım konuta gideyim diyerek. Yengem beni kısmetlerken karşı daireyi işaret ederek anahtarı verdi. Yengem daha arkamdan kapıyı kapamadan ben karşı dairenin kapısını açtım, anahtarı geri yengeme verdim, kazançken anahtarla kapıyı açsın diye.

Karşı evin içi karanlıktı, ışıklarını yakmadım, yalnızca perdeyi açtım. Salon ay ışığıyla azıcık aydınlanmıştı. Bir sigara yakıp oturdum, yengemin gelmesini bekledim. O arada karımı arayarak çalıştığım fabrikada problem çıktığını, bu gece konuta gelmeyeceğimi söyledim. 35-40 dakika sonra kapını açıldığını ve arkadan kilitlendiğini dinleyince yengemin geldiğini kavramıştım. Ben salonda koltukta oturuyordum. Yengem de ışığı yakmadan geldi, “Kocacağım seni beklettim mi? Ama ağabeyin uykuya iyice dalmasını bekledim!” deyip, kucağıma ata biner gibi oturup dudağımı öpmeye başladı. Kollarını da boynuma sardı, öyle sıkıyor, dudaklarımı emiyordu ki, artık ben de karşılık vermeye başlamıştım. Yengemin memelerini okşuyordum. Dudaklarımız ayrılınca da boğazını emiyor, yalıyordum…

Yengem, “Em aşkım em, seni çok özledim!” diyordu. “Ben de çok özledim yenge, ama böyle ne olacak halimiz?” deyince, “Lan yenge deme bana! Aşkım de, karıcığım de, oruspum de, kahpe de, ama yenge deme!” dedi. Ben de, “Kız orospu, Abaza kahpe, ne olacak halimiz böyle?” dedim. “Boşver canım, ne olacaksa olur, şimdi sikişmeye bakalım!” deyip dudağıma tekerrür yapıştı. O anda yengemle konuşmanın anlamı yoktu, karşılık vermeye başladım, boynunu boğazını emerken, elimi de kalçalarına attım, götünün yanaklarını avuçluyor okşuyordum. Giysisinin düğmelerini tek tek göbeğine kadar açtım. Yengem de benim gömleğimi çıkarmıştı. Süd18 yaşındanin üstünden memelerini çıkardım, uçlarında dilimi dolaştırıp, yanlarını emiyor, uçlarını ağzıma alıp emiyor, hafif hafif ısırıyordum…

Yengem kafasını geriye atmış, ellerini de boynuma, bacaklarını da belime dolamış, ben de yengemin beline ellerimi dolamış, kucağımdan düşmesini yasaklıyordum. Etekleri bir araya gelmiş, külotunun kenarlarından amının dudakları taşmıştı. Yengem elimi tutarak amına götürdü. Amını okşuyor, sıkıca avuçluyordum. Parmaklamaya başladım, evvel bir parmağımı, sonra üc parmağımı da amına soktum, ileri geri yapıp parmağımla sikiyordum. Yengem, “Çok hoş, aahhhh, ooohhh, şahanesin canııııııım!” diye inliyor, kalçalarını sağa sola kıvırıyordu. Titremeye başlamıştı. Kısa zamanda orgazm oldu. Elim amından akan akışkanlarla yapış yapış olmuştu. Yengem derin bir oohhh sürükleyerek, “Çok hoştu!” dedi, kucağımdan kalkıp dudağımdan öptü…

Yengeme, “Ne o? Niçin indin orospu? Yoksa işin bitti diye gidecekmisin kahpe?” dedim. “Yok kocacığım, gidermiyim hiç…” diyerek külotunu çıkarıp attı, “Daha sabaha kadar beni sikmeni, doyurmanı istiyorum!” deyip dudağıma tekerrür yapıştı. Kemerimi ve fermuarımı açtı. Yarağımı çıkarıp eline aldı, “Yerim bunu ben, ne kadarda hoş olmuş!” deyip azıcık Oral yapan sürükledikten sonra, yarağımı amının dudaklarına sürtüp, başını amının deliğine yerleştirdi ve üzerine yavaş yavaş oturdu. Kalçalarını ileri geri kıvırıyor, “Sok canım, kökle yarağını!” diyordu. Ben de kalçalarını yakaladım, kıvırmasına takviyeci oluyordum…

Yengem Abaza Abaza konuştukça ben dahada tahrik oluyordum, “Seni daha götünden de sikeceğim, orospum benim!” diyordum. Yengem de, “Sik canım, götümü de sik, amımı da sik, sok köküne kadar canım!” diyordu. Yengemi o pozisyonda 15-20 dakika siktikten sonra ikimiz de aynı anda boşaldık. Azıcık öylece bekledikten sonra yengem ayağa kalkıp kıyafetini de çıkarıp attı. Ardı bana dönüp, “Götüme bakman güzelime gidiyor! diyerek kalçalarını kıvıra kıvıra WC ’ye gitti. İşeme sesi ta salona geliyordu. Sonra suyu açtı, varsayırsam amını deviriyordu. İşi bitince tekerrür yanıma geldi. Yengem gelmeden ben de pantolonumla külotumu çıkarmıştım. Yanıma oturdu, birer sigara yaktık…

Yengem sikimin üstüne kafasını koyarak uzandı. Hem sigara içiyor, hem de ellerini göğsümde dolaştırıp, meme uçlarımı çimdikliyordu. Ben de onun memelerini okşuyor, parmak uçlarımı tüy gibi kullanıp bedeninin her tarafında gezdiriyordum. Amına indim, parmaklarımı klitorisini dolaştırıyordum. Yengem 18 yaşındaden hareketlenmeye başlamıştı, o da benim göbeğimi emiyor, kasıklarımda dilini dolaştırıyordu. Benim yarak 18 yaşındaden hareketlenmeye başlamıştı. Yarağımı ağzına aldı, emmeye başladı. Gırtlağına kadar alıyordu. Yarağım ağzındayken ardı bana döndü. 69 olmuştu üstümde. Götünün yanakları öyle ayrılmıştı ki, göt deliği ve amı iyice ortaya çıkmıştı. Götünün deliğini okşamaya ve amını yalamaya başladım…

Yengem bir süre öyle yarağımı emdikten sonra üstümden kalktı, “Hadi yatakodasına gidelim canım! Yatakta rahat şikişiriz!” dedi. Ben de kalktım. Yatakodasına doğru giderken holde durup ayakta birbirimize sarılıp dudak dudağa öpüştük. Yarağımı yakalayıp amının dudakları arasına sıkıştırdı, ben de ileri geri yapıyordum. Kulağıma, “Yapma öyle, çabuksu yok, daha çok sikeceksin!” dedi. İleri geri yapmayı vazgeçtim ve yatakodasına gittik…

Yengem odanın aydınlanması için perdeyi açtı, sonra yatağa yüzüstü uzandı, bacaklarını yana doğru açtı, ben de götünün yanakları arasına yarrağımı yerleştirip yengemin üzerine uzandım. Yengemin ensesini öpüyor, kulak memelerini emiyordum. Yengem saçlarını yana attı, boynunu emmeye yalamaya başladım. Ben bunu yaparken de yengem göt yanaklarını sıkıyor, sağa sola oynatıyordu. Boynunu yalayarak omuzuna indiğimde yengem inlemeye başladı, “Isır kocacığım, canımın yanmasını istiyorum!” deyince, omuzbaşlarını ısırmaya başladım. Ordan da sırtını yalayarak ısırarark belinin çukuruna indim. Dilimi bedeninin her tarafında gezdiriyordum. Götünün etli yanaklarını ısırıyordum, büzüğüne ve amının deliğine dilimi sokuyordum. Yengem 18 yaşındaden dileniyor, “Sok artık! Yarrağını sok amıma, sik beni, geçir artık, orospu çocuğu!” gibisinden küfürler ediyordu…

“Çabuk etme kaltak!” diyerek yengemi dönderdim ve yatakta diz çöktürdüm, ben de ayağa kalkıp yarağımı ağzına verdim. Yarrağımı öyle emiyordu ki, sanki yarağımı yutacak gibiydi. Yengeme, “Yala ağzını siktiğimin kaltağı seni!” diye küfür ediyordum, o da, “Hııı hıı!” diye onaylıyordu. Yengemi ayağa kaldırdım, yatağın başlık tarafında duvara dayadım, ben de arkasını yaklaştım. 18 yaşındaden sırtını yalıyordum. Altlara indikçe yengem belini büküyor benim işimi kolaylaştırıyordu. Yegem yatağın başlığından tutarak ayakta domaldı, ben de artta diz çökerek, bir süre daha amını göt deliğini dilledim. Yengem, “Ooohhh canım, usumu alıyorsun, hadiii yarağını istiyorum götüme, sik götümü sikicim! Hadiii sok hoş yarağını göt deliğime!” diye inledi. Yarağımı götünün deliğine denk getirip aniden köküne kadar soktum. Yengem boğukça feryat etti, “Yırttın götümü onursuz, azıcık yavaş soksana!” diye.

“Sus kahpe, yırtacağım tabi!” dedim. Azıcık bekledikten sonra yavaş yavaş ileri geri oynatmaya başladım. Bir süre sonra yengem zevk almaya başlamış, ‘Ooohhh!, Aaahhh! ’ diye inliyordu. “Nasıl, hoş mu canım orospum?” deyince, “Çoook, hemde çooook hoş, böyle devam et, sakın çıkarma!” dedi. Götünün yanaklarını kavrayıp iyice açtım, git gellerim sıklaştı. Şak şak şak sesleri çıkıyordu. Parmaklarımın üçünü deamına soktum, süratlendim. Ben kökledikçe yengemin inlemesi de artıyordu. Yengem titremeye başlamıştı, orgazm oluyordu. Ben de yengemle beraber orgazm oldum ve götünün içine boşaldım. Öylece yığılıp kaldık.

Ne kadar yattık öğrenmiyorum, ama yengemin sesiyle kendime geldim, “Hadi gidelim artık, sabah olacak nerdeyse!” dedi. Kalktık giyindik. Yengem giysisini giyince marketteki hali usuma geldi, “Arkanı dön bakayım orospu!” dedim, döndü. Gerçektende giysiyle götü harikaydı, beni 18 yaşındaden heyecanlandırmıştı, dayanamadım götünü okşamaya başladım. Benim yarak kazık gibi oldu natürel. Yengemi koltuğa domaltıp eteğini kaldırdım, külotunu yana sürükleyerek, yarağımı çıkardım ve götüne soktum. Gider ayak yengemi 5-10 dakika böyle götten siktikten sonra boşaldım. Sonra derlenip, konuttan evvel ben çıktım ve gittim.

Şu anda yengemin canı istedikçe gidip amdan götten sikiyorum. Ne yapayım, bir nevi beni tehdit ediyor, “Şayet sen sikmezsen başka birine siktiririm!” diyor. Ben de tabi buna asla razı olmam, zira yengemi ben sikmezsem, illa ki bir siken çıkar!

775 toplam, 0 bugün

18 yaşında Müdürde Ne Yarak Varmış Beni Fena Sikti

Hikayeler Eylül 19, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhaba sex öykü dostları, adım Nursel, 40 yaşındayım, hoş ve çekici sayılan konutlu bir bayanım. Dolgun göğüslere, yuvarlak kocaman kalçalara, düzgün bacaklara ve bedene sahibim. İstanbulda bir tekstil işletmesinde nitelik hakimiyet kısmında, ütü kutu ustabaşılığı yapıyorum. Şirketimizin daha önceki imalat müdürü gitmiş, yerine 18 yaşında müdür gelmişti. 18 yaşında müdür 30-35 yaşlarında, kocaman yapılı, yakışıklı, karizmatik, espirili, çapkın bakışlı ve çok güzel bir erkekti. Palavra yok, daha ilk gün tanıştığımızda amımın suları akmıştı. Hani bana Gel altıma yat! deseydi, hemen o anda oracıkta altına uyurdum. O kadar etkilenmiştim ki kendisinden, tanıştıktan sonra hemen tuvalete koşup, amımı parmaklayarak masturbasyon yaptım ve orgazm oldum.

Bizim dalda nitelik hakimiyet deyince tekstilde mesaisi en çok olan kısım kazanç akla. Herkes evine gider, biz sabahlara kadar çalışırız. Daha Önceki müdür hiç kalmazdı, ama 18 yaşında müdür de bizimle mesaiye kalıyordu, bazen sabaha kadar kaldığı oluyordu. Aradan geçen zamanla hem emekçilerle hem benimle içten olmuştu. Nitelik hakimiyetçinin müdürle iş hakkında sık sık konuşması ve rapor vermesi banaldi. Bir gün beni yanına çağırdı konuşmak için. Mesailerde yazanelerde kimseler olmazdı, müdürün yazanesinde başbaşaydık. Yanıma oturdu, beni çok hoşlandığını söyleyerek bacaklarımı okşamaya, orama burama ellemeye ve öpmeye başladı. Ben de istemem yan cebime koy dercesine, “Yapmayın müdür bey, işyerinde böyle birşey olamaz!” deyip kendimi naza sürüklüyordum. Fakat reelinde adama saldırmamak için kendimi güç yakalıyordum. “Sonra görüşürüz.” diyerek emekçilerin yanına döndüm.

O gün de sabaha kadar çalışmamız vardı ve sabah yükleme yapacaktık. Emekçiler akşam yemeğini yedi, tekerrür iş başı yaptık. Müdür yazaneden bana telefon etti, “Nursel hanım, iki çay al da yazaneye gel!” dedi. Ben de mutfaktan iki çay alıp gittim yazaneye. İçeriye girdiğimde müdür koltuğa oturmuş, yarağını çıkarmış, sıvazlayarak beni bekliyordu. Müdürün yarağını görünce dibim düşecekti, o nasıl yaraktı öyle be! Mübalağasız bileğim kadar vardı! Eşekten ödünç almış gibiydi! Coşkudan elimdeki çay kadehleri zangır zangır titriyordu. Müdür kalktı, elimden çayları alıp masaya koydu ve beni yakalayıp öpmeye başladı. Yarağı göbeğimi delecekmişçesine dokunuyordu. “Yapmayın lütfen, bir gelen olur, işyeri burası!” dedim, fakat müdür, “Korkma, birşey olmaz! Senin için kuduruyorum Nursel!” diyerek dudaklarımı, boynumu, boğazımı öpmeye ve kocaman elleriyle de göğüslerimi ve götümü avuçlamaya başladı. Hem çok güzelime gidiyordu, hem de birileri gelecek tutulacağız diye huzursuzdum ve korkuyordum…

“Müdür bey bukadar yeter, ben gideyim artık!” dediğimde, “Bir kere ağzına al bari de öyle git!” diyerek omuzlarımdan bastırarak önüne çömeltti. Kocamın sikini dahi daha hiç emmemiştim, tutulup rezil olmamak ve bir an evvel yazaneden çıkabilmek için zorunlu olarak ağzıma aldım ve müdürün koca yarağını emmeye başladım. Mübarek yarak ben emdikçe sanki daha da gelişiyordu. Ağzımdan çıkardım, “Yeter ne olur, ben artık gideyim!” dedim. Saçlarımdan anladığı gibi ağzıma yine soktu ve süratli süratli ağzımı sikmeye başladı. Yarak gırtlağıma kadar girip çıktıkça boğulacak gibi oluyordum, soluk alamıyordum ve gözümden yaşlar akıyordu. Sonra birden başımı yarağına bastırıp hırlamaya ve kesik kesik boşalmaya başladı. İstesem de istemesem de döllerinin çoğunu yutmak zorunda kaldım. Bir kısmı da ağzıma suratıma akmıştı. Yarağını ağzımdan sürüklediğinde daha hali hazırda ucundan döl geliyordu. Kesin yarım çay kadehini dolduracak kadar boşalmıştı. “Mükemmelsin bebeğim! Harikasın yavrum!” diyerek selpakla ağzımı suratımı sildi ve “Sen şimdi emekçilerin yanına git, ben azıcıktan yanına kazancım ve bir gerekçeyle mezbahaya çıkarız, kimseler yok, orda sikişiriz!” dedi. Ben olmaz dedim, o olur dedi, ben işime döndüm…

10-15 dakika sonra atölyeye yanıma geldi, emekçilerin yanında bana, “Nursel hanım mezbahaya az gelirmisiniz!” dedi. “Natürel efendim…” deyip, müdür önde ben artta, beraber mezbahaya çıktık. İçeriye girer girmez kapıyı kapattı ve beni kumaşların üstüne yatırdı. Gömleğimin düğmelerini açıp göğüslerimi süt18 yaşındamden çıkardı ve emmeye başladı. Sonra eteğimi kaldırdı, külotumu çıkardı ve daha evvel hiç yalanmamış amımı iştahla yalamaya koyuldu. Ben artık iyice azmıştım ve zevkten inliyordum. 5 dakika sonra doruğa çıktım, amımdan akan sularımla hali hazırda amımı yalıyordu. Mühtiş zevkli birşeydi bu. Sonra kendi pantolonunu ve külodunu indirdi, o yarma gibi yarağını amıma sokup birden kökledi. Kocam hariç ilk kez biriyle sikişiyordum, hemde bilek kadar büyük ve kalın bir yarakla. Yarağını dibime dibime köklerken ben birkez daha orgazm oldum. Çok geçmedi müdürüm de amıma sıcak tohumlarını boşaltıyordu. Müdürümün altında öyle saatlerce kalabilirdim, fakat emekçileri şüphelendirmemek için hemen derledik. Müdür yazaneye gitti, ben de emekçilerin başına döndüm.

Yarım saat sonra tekerrür yanıma geldi ve emekçilere çaktırmadan, “Nasıl güzeline gitti mi?” diye sordu. “Evet, çok güzelime gitti de, her an tutulacağız diye sıkıntılı oluyorum!” dedim. “O zaman Pazar günü yazlığıma gideriz ve rahatsız olmadan sikişiriz!” dedi. “Yazlığınız yakınlarda mı?” diye sordum, “Evet yakın!” dedi. “Olur gidelim, hatta Cumartesiden gidelim!” dedim, anlaştık. Emekçiler olan bitenden habersiz çalışıyorlardı. Sabaha karşı 4 gibi işlerimiz bitti. İşler bitince emekçiler sabah servis gelene kadar yatakhanede yatarlar, erkekler bir yerde, bayanlar ayrı bir yerde. Herkes yatakhaneye yatmaya giderken müdür yanıma geldi ve “Ben mezbahaya çıkıyorum, sen de kazançsın!” dedi. Herkes yatınca ben suskunca kalkıp mezbahaya gittim…

Müdür sabırsızlıkla bekliyordu beni. Hemen 18 yaşındaden kumaşların üzerine yatırdı beni ve göğüslerimi emmeye başladı. Çılgınlar gibi emiyordu. Göğüslerimi emmeyi vazgeçip dudaklarımı öptü ve “Arkanı dön bakalım, bu sefer götünü sikecem!” dedi. “Aman müdür bey, kocaman şeyiniz var, hiç girer mi oraya? Hem arkadan hiç yaptırmadım!” dedim. “Kızım bu göte girmezse hangi göte girer?” diyerek beni dönderdi ve dizlerimin üstüne domalttı. Acıyacğını öğreniyordum, götten veren dostlarım anlatırlardı hep, fakat götten sikilmenin nasıl birşey olduğunu da çok merak ediyordum. Kocama hiç bu merakımı söylememiştim, kocam da nedense hiç götten sikmek istememişti beni. Müdür götümü yalayıp tükürükledi ve yarağını yasladı, kasıklarımı yakalayıp götüme soktuğunda soluğum kesildi. Reelinde nekadar çok haykırmak istedim, fakat bağırsam öğreniyorum ki emekçiler başımıza üşüşeceklerdi. Yalnızca suskun suskun inliyordum. Müdür de durmadan götüme sokup çıkarıyordu. Müdür götümü 15 dakikaya yakın siktikten sonra sonunda götüme boşaldı. Yarağını götümden çıkardığında ölü gibi uzandım kumaşların üstüne. Müdür de, “Harika bir bayansın, muhteşem götün var aşkım!” diyerek ensemi, omuzlarımı ve sırtımı öptü.

Oturduk azıcık soluklandık ve birer sigara içtik. Amım da istiyordu, inik ve sarkık haliyle dahi hayvan ölüsü gibi duran yarağını ağzıma aldım ve yine kaldırdım. Bacak arama yaklaşıp amıma öyle hoş bir giriş yaptı ki, bu sefer zevkten haykırmamak için kendimi güç yakalıyordum. Dudaklarımı öpüyor, hem de dibime vurdura vurdura sikiyordu amımı. Daha 4-5 sokmada ben bir kere orgazm olmuştum. Bacaklarımı omzuna alarak 15-20 dakika da öyle sikti beni ve bir defa da o başalırken onunla beraber doruğa çıktık. Sonra ben suskunca emekçilerin yanına yatakhaneye gittim, o da yazanesine döndü.

Cumartesi günü buluşup müdürün yazlığına gidecektik, kocam bana inanıyordu mesai yapıyoruz dediğimde. Ama bir mesele vardı, hem komşum hem çok içten arkadaşım Pembe de benim yanımda çalışıyordu, o evinde olursa ben olmazsam palavram ortaya çıkacaktı. Ertesi gün gidişatı Pembeye anlattım, “Cumartesi 18 yaşında müdürle yazlığına gideceğiz, sen de gel!” dedim, Pembe de kabul etti…

818 toplam, 0 bugün

Kapıcının Karısını İlk Ben anal Amını götünü deldim

Hikayeler Eylül 18, 2021

Üvey Babam ile Her Gece İlişki Yapıyoruz

Merhaba. sex öykü sitesindeki öykülere bayılıyorum. Hergün kesinlikle birkaçını okur ve 31 sürüklerim. Herkesin başından geçen saklı bir aşk macerayı kesinlikle vardır. İşte ben de katkıda bulunayım diye yaşadığım bir hayli sex maceralarımdan en sonuncusunu size itiraf etmek istedim. Bu anlattığım tamamen 18 yaşında bir vakadır. Bizim binada daha önceki kapıcıyı çıkardıktan sonra, bu yaz tatilinde 18 yaşında bir kapıcı taşındı. Karı koca Lolita idiler. Kapıcının Karısı Zeynep, 26 yaşında ve bir çocuğu var. Kocası da 29 yaşlarında hem fabrikada çalışıyor, hemde karısıyla birlikte bizim apartman pakliği ve bakımına karşılık kapıcı dairesinde oturmak üzere anlaştık.

Neyse yazın başlarında taşındılar. İş dönüşünde ayaküstü bir, “Hoşgeldin.” dedim. Kapıcının karısı Zeynep bütün bir afet. Çok sıcak karşıladı ve hemen gözlerim o hoş portakal gibi memelerine takıldı. Çok hoş duruyordu, sanki ‘gel beni ye ’ diyordu. Neyse her iş dönüşünde kapı sarih ise hemen Merhaba verip geçiyordum. Derken birkaç gün içinde basmakalıp içten olduk. Kocası bir hafta gündüz, bir hafta da gece işe gidiyordu. Birgün, “Kocan gece işe gidince yalnız kalmaktan korkmuyormusun?” diye sordum. Kapıcının karısı da, “Korksam ne derman, zorakim buna…” diyordu. Ben de, “Şayet korkacak gibi olursan bizim zili çal, sana takviyeci oluruz…” filan gibi sözlerle ağzını arıyordum.

Birgün iş dönüşünde kapıcının karısı merdivenleri siliyordu. Bir tayt giymiş, hiç benden haberi yok, ama ben onu arkadan götünü izliyordum. Göt hatları tamamen dışarı çıkmış, her şeyiyle ortadaydı. Sonra geldiğimi görünce azıcık sözledik, kendisine azıcık övgüler ettim, “Yaa senin gibi hoş ve çekici bir kadının paklikçi olması reva ’mıdır?” dedim. O da, “Kader işte, ne yapalım, senin gibi zengin bir kocamız olmadı…” diye yanıt verdi. Neyse azıcık muhabbetderi sonra ben konuta çıktım. Ağustosun sonunda eşimi ve iki çocuğumu memlekete, mektepler açılıncaya kadar, tatile gönderdim. Kastım yalnız kalıp kapıcının karısını tavlamaktı. Karımın gittiği akşam Zeynep ’in kocasının işe gittiğini görünce usuma bir fikir geldi. Bu gece birşeyler yapabilirim fikriyle, konuttaki buzdolabında bozulacak meyve, sebze, peynir gibi ne varsa aldım ve alta kapıcı dairesine indim.

Kapıyı çaldım Zeynep çıktı. Elimdekileri görünce şaşırdı, “Hayrola bize mi taşınıyorsun?” diye latife etti. Ben de, “Konutta kimse yok. 20 gün yalnızım. Çocuklar izine gitti. Bunlarda bozulmasın diye size getireyim bari…” dedim. Memnun oldu, elimdekilerini aldı ve beni içeriye emret etti. Fırsat bu fırsat içeri girdim. Kahve yaptı, birlikte içtikten sonra sohbete koyulduk. Sonra, “Müsade edersen kalkayım…” dedim. Kapıcının Karısı da, “Kocam işe gitti, sizde de kimse yok, otur azıcık muhabbet ederiz, konuta sonra çıkarsın…” dedi. Bunu memnuniyetle kabul ettim. Ve koyu bir muhabbete daldık. Kapıcının Karısı karşıma geçti oturdu, başladık havadan sudan konuşmaya. Derken mevzu döndü gezdi ve sex ’e geldi. Üstünde ince bir bady, altında da ince bir etek var. Eteği azıcık yana açılmış ve ben külodunu görüyordum. Sikim kazık gibi olmuş, ama Kapıcının Karısıyla henüz birbirimize bütün yanaşamamıştık.

Bir ara Kapıcının Karısına kocasıyla arasındaki sex ilişkisini sordum. “Kocam beni çok beğenir, ama sevgi yetmiyor, azıcık da aşk gerekli. Beni doyuramıyor, erkekliği azıcık minik. Çok fazla mutlu olamıyorum.” deyince ben kavramıştım ki bu iş olacaktı. Ateş bacayı sarmıştı, mesele anlaşılmıştı. Sonra kalktım yanına oturdum. Harika dudakları ve muhteşem sexi bir bakışı vardı. Çocuğunu yatırmıştı. Birden elim eline gitti. Elini yakaladım ve “Seni mutlu etmek istiyorum, şayet izin verirsen natürel…” demeye kalmadan, birden dudaklarımız birleşti. Zeynep öylesine dudağımı somuruyordu ki, sanki soluğum kesilir gibi oluyordum. Elimi külotunun arasından amına atınca, amının fırın gibi yandığını ve zevk sularının aktığını hissettim. Dudak, meme… derken, ikimiz de farkına varmadan birbirimizin kıyafetlerini çıkararak çırıl üryan soyunmuştuk.

Birden bacaklarını araladım ve amcığını çılgınca yalamaya başladım. İniltisi kapıcı dairesini sarmıştı. Kimsecikler dinlemesin diye de pencereleri kapadım. Zeynep sikimi görünce birden donakaldı, “Aaa bu ne Hamit! Beni öldürürsün valla…” diye şaka yaptı. Sonra sikimi ağzına verdim. Nasıl somuruyor bir görseniz. Bir vakit benim 22 santim olan sikimi iştahla yaladı. Sonra, amına elimle azıcık ayar sürükleyerek, sikimi nişan aldım o muhteşem deliğe. Usulca başını soktum. Sikim amında azıcık ilerleyince çok zorlandı. Amı sanki daha bakireymiş gibi duruyordu. Kocasının siki yalnızca 10-12 cm. imiş. Neyse azıcık zorlandıktan sonra sikimin hepsini amına geçirdim. Yavaş yavaş git-gel den sonra alıştı ve zevkten uçuyorduk. Zeynebi pozisyon değiştirerek 15-20 dakika siktikten sonra boşalmak üzereydim, “Geliyorum…” dedim. “İçime boşalabilirsin, iki aylık hamileyim…” dedi. Buna daha çok neşelendim. Çoktandır am içine boşalmamıştım, Karım korunmadığı için hiç içine akıtamıyordum. Bu bana büyük bir haz verdi. Birden tam döllerimi Zeynebin içine bir musluk gibi boşalttım ve üstüne yığıldım kaldım.

Zeynep bu esnada kerelerce kez boşalmıştı ve mahvomuştu. Fazla da zorlamak istememiştim. Azıcık dinlendikten sonra, “Devam edelim mi?” diye sordum. Baktım çok mutlu bir biçimde kafasını salladı, bu kere domalttım ve göt deliğini yalamaya başladım. Geçen gün merdiven silerken götünü görmüştüm ve delirmiştim. İşte o göt bütüm gösterişiyle karşımdaydı. Ben götünü yaladıkça o deliriyordu. Götünü hoşça kıvama getirdikten sonra, sikimi ağzına verdim, bir hoş yaladı ve tekerrür domaldı. “Yavaş sok, Günah diye kocam beni hiç arkadan sikmedi.” dedi. Ben de yavasça göt deliğine sikimin başını soktum. Çok zorlanınca, “İstersen yapmayalım?” dedim. O ’da, “Hayır direnirim. Sok erkeğim. Sikme18 yaşından karısını sikerler!” deyince birden kökledim. Azıcık ağladı ama ben bir zaman yavaş yavaş git-gel yaptıktan sonra zevk inlemelerine dönüştü bu ağlayış. Bütün yarım saat ve farklı pozisyonlarda, kapıcının karısının o muhteşem götünü Amını götünü deldim ve içine bir volkan gibi boşaldım. Ne bende, ne de onda hal kalmamıştı. Birbirimize sarılarak bir vakit seviştikten sonra ben konuta çıktım. “Daha önünüzde çok gün ve geceler var, bu fırsatları değerlendirelim!” diyerek dağıldık.

O günden sonra eşim gelinceye kadar, takribî 20 gün, kapıcının karısıyla her gece, kocası gündüz işe gittiğinde de gündüzleri heba etmeden kerelerce sikiştik. İkimizde çok memnunduk, mutluluktan uçuyorduk. Hamile olması ikimizinde çok işine yaradı, doğum yapıncaya kadar kerelerce kimsenin ruhu dinlemeden sikiştik. Hele o Göt deliği sikilmekten çok harika olmuştu, her seferinde en az iki üç posta içine boşalırdım. Kapıcının karısını götten her siktiğimde, “Meğerse götten sikilmek ne hoşmuş. O budala kocam bana bunu hiç tattırmadı…” diyerek mutluluğunu ifade ediyordu. Kapıcının karısıyla sokuş maceramız böyle başladı ve devam ediyor. Kocası işte iken ben sabah çıkışta bir posta atıp öyle çalışmaya gidiyordum. Şimdi doğum yaptı, azıcık iyileşmesini bekliyorum. 18 yaşındaden sikişmelerimiz devam edecek. Bu aralar en çok ta götünü sikmeyi özledim. Ama kırkının çıkmasına az kaldı, sonra Kapıcının karısıyla sikişlere devam…

Kapıcı karısı deyip geçmeyin, onlar keşfedilmediş mücevheratlardır.

722 toplam, 0 bugün

Page 1 of 31 2 3

mozaka.com maltepe escort ataşehir escort kadıköy escort bostancı escort istanbulescorttu.com anadolu yakası escort şerifali escort atasehirescortlari.com ataşehir escort pendikescortkizlar.net pendik escort kurtköy escort kartal escort bostancı escort kadıköy escort ümraniye escort ataşehir escort escort bayan ankara escort maltepe escort pendik escort ümraniye escort izmit escort ümraniye escort escort bayan